Translation of "Cümleler" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Cümleler" in a sentence and their spanish translations:

- Neden cümleler? ... diye sorabilirsiniz. Güzel, çünkü cümleler daha ilgi çekicidir.
- Niçin cümleler?...sorabilirsiniz.Pekala, çünkü cümleler daha ilginç.

Puede que te preguntes ¿por qué oraciones?… Bueno, porque las oraciones son más interesantes.

Bunlar basit cümleler.

Estas son frases sencillas.

Bu cümleler tuhaf.

- Estas oraciones son raras.
- Estas oraciones son extrañas.

Tam cümleler istiyoruz.

- Queremos frases completas.
- Queremos oraciones completas.

Cümleler büyük harfle başlar.

Las frases empiezan con mayúscula.

Herkesin bildiği cümleler var.

Hay frases que todo el mundo conoce.

Tom, Tatoeba'ya cümleler ekliyor.

Tom está agregando frases a Tatoeba.

Ben Japonca cümleler eklemiyorum.

No agrego frases en japonés.

Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.

No añadas oraciones de fuentes con derechos de autor.

Saygı şu cümleler arasındaki farktır:

El respeto es la diferencia entre decir:

Bu cümleler ürkütücü geliyor olabilir

Estas oraciones pueden sonar espeluznantes

Öğretmen tahtaya İngilizce cümleler yazdı.

El profesor escribió frases en inglés en la pizarra.

Her Esperantocu buraya cümleler yazmalı.

Todo esperantista debería escribir frases aquí.

Ben İsveççe kısa cümleler yazarım.

Escribo frases cortas en sueco.

Kısa cümleler yazmayı tercih ederim.

Prefiero escribir frases cortas.

Tatoeba'ya yeni cümleler eklemeyi severim.

Me gusta añadir nuevas oraciones en Tatoeba.

Doğru dilbilgisiyle tam cümleler hâlinde yazılacak,

tenía que estar escrito en oraciones completas y con buena gramática;

Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir.

Estas frases no están ligadas directamente.

Alexander Berberi dilinde bazı cümleler yazdı.

Alexander escribió algunas oraciones en bereber.

Çevrilmiş olmayı hak etmeyen cümleler var.

Hay oraciones que merecen no ser traducidas.

Bazı cümleler anlam ifade etmiyor. Yani, ne?

Algunas frases no tienen sentido. ¿Y qué?

Sana daha fazla cümleler göndermem gerekiyor mu?

¿Debería enviarte más oraciones?

Neden buradaki bütün cümleler Tom ve Mary hakkında?

¿Por qué todas las oraciones aquí son acerca de Tom y Mary?

Nasıl çevireceğini bilmediğin cümleler ekleyebilirsin. Belki başka biri çevirir!

Puedes añadir frases que no sabes traducir. ¡Quizá alguien sepa hacerlo!

Buraya yeni cümleler eklemeye çalışmak için birçok hayal gücü gereklidir.

Se necesita mucha imaginación para intentar añadir nuevas oraciones aquí.

Cümleler bize çok şey öğretebilirler ve kelimelerden çok daha fazlasını.

Las oraciones pueden enseñarnos mucho. Y mucho más que simples palabras.

İnsanlar niçin "merhaba ", "nasılsın" vb. gibi basit ve yaygın cümleler ekliyorlar.

¿Por qué las personas añaden frases comunes y sencillas como "hola", "cómo estás", etcétera?

Cümleler için bir pazar olsaydı, dil bilgisi spekülasyonlarımız birdenbire anlam bulurdu.

Si existiera un mercado de frases, nuestras especulaciones gramaticales de repente cobrarían sentido.

Belirli bir kelimeyi içeren cümleleri arayabilirsiniz ve bu cümleler için çeviriler alabilirsiniz.

- Puedes buscar oraciones que contengan una palabra determinada y obtener traducciones para estas oraciones.
- Se pueden buscar oraciones con palabras determinadas y obtener traducciones para esas oraciones.

Haydi bu konuda yeni sözcük haznesiyle cümleler bulun, yandaki _____ listesine onları ekleyin; ve çevirin.

Encontremos oraciones con nuevo vocabulario sobre este tema, añadámoslas a la siguiente lista: _______, y traduzcámoslas.

Cümleler kelimelere içerik getirir. Cümlelerin kişilikleri vardır. Onlar komik, akıllı, aptal, anlayışlı, dokunaklı, incitici olabilirler.

Las oraciones nos dan el contexto de las palabras. Las oraciones tienen personalidad. Pueden ser divertidas, inteligentes, ridículas, perspicaces, conmovedoras, hirientes.

- İngilizce ve Almanca cümleler tamamen farklı anlamlara sahiptir.
- İngilizce ve Almanca cümlelerin tamamen farklı anlamları var.

Las frases en inglés y alemán tienen significados totalmente diferentes.

Gelecekte ben tırnak işaretli cümlelerden kaçınmayı tercih ediyorum. Bu cümleler için ve benim için daha iyi olacak.

En el futuro preferiría evitar oraciones con comillas. Sería mejor para las oraciones y para mí.

Ama bütün resim bu değil. Tatoeba sadece açık, işbirlikçi, çok dilli cümleler sözlüğü değildir. O, yapmak istediğimiz bir ekosistemin parçasıdır.

Pero eso no es todo, Tatoeba no es sólo un diccionario de frases abierto, colaborativo y multilingüe. Es parte del ecosistema que queremos construir.