Translation of "şaşırdı" in Spanish

0.008 sec.

Examples of using "şaşırdı" in a sentence and their spanish translations:

Tom şaşırdı.

Tom está sorprendido.

Adam habere şaşırdı.

El hombre se sorprendió con la noticia.

Annem habere şaşırdı.

Mamá quedó sorprendida con la noticia.

O da şaşırdı.

Él también estaba sorprendido.

- Tom Mary'nin gelişine şaşırdı.
- Tom Mary'nin geldiğine şaşırdı.

Tom se sorprendió de que Mary apareciera.

Herhangi biri şaşırdı mı?

¿Le sorprendió a alguien?

O, hayalet görünce şaşırdı.

Ella estaba sorprendida cuando vio al fantasma.

Tom korkmaktan çok şaşırdı.

Tom estaba demasiado sorprendido para estar asustado.

Odaya girdiğimde herkes şaşırdı.

Todos se sorprendieron cuando entré en la sala.

Mary, Alice'in davranışına şaşırdı.

Mary resultó sorprendida por el comportamiento de Alice.

O, bunu öğrendiği için şaşırdı.

Él se sorprendió al saber esto.

O, haberi duyunca çok şaşırdı.

Ella se sorprendió mucho cuando escuchó la noticia.

Arkadaşının aniden ortaya çıkmasına şaşırdı.

Le sorprendió la aparición repentina de su amigo.

Mary'nin yalan söylemesine Tom bile şaşırdı.

Incluso a Tom le sorprendió que María mintiera.

Mary onu öptüğünde Tom çok şaşırdı.

Tom se sorprendió cuando Mary le besó.

O şaşırdı ve nasıl cevaplayacağını bilmiyordu.

Se aturdió y no supo que contestar.

Tom Mary'nin çok fazla yakınmasına şaşırdı.

Tom quedó sorprendido de que Mary se quejara tanto.

Nancy Bob'un yarışmada birincilik ödülünü kazanmasına şaşırdı.

Nancy se sorprendió de que Bob ganara el primer lugar en el concurso.

Tom kapıyı açtı ve Mary'yi gördüğüne şaşırdı.

Tom abrió la puerta y se sorprendió al ver a María.

Tom pazar günü Mary'yi okulda gördüğüne şaşırdı.

Tom se sorprendió al ver a Mary en la escuela el domingo.

Tom ve Mary her ikisi de şaşırdı.

Tom y María estaban sorprendidos ambos.

Müzik öğretmenim, benim yemek yapmayı bildiğime şaşırdı.

Mi maestra de música se quedó sorprendida cuando supo que sé cómo cocinar.

Tom Mary'nin bu kadar çok değişmesine şaşırdı.

Tom quedó sorprendido de que Mary haya cambiado tanto.

Tom Mary'yi kilisede yapayalnız otururken bulduğuna şaşırdı.

Tom estaba sorprendido de encontrar a María sentada completamente sola en la capilla.

Mary, Tom'un November Rain'i hiç dinlememiş olduğuna şaşırdı.

Tom estaba sorprendido de que Mary no hubiera escuchado nunca November Rain.

Muhtemelen insanların ona kötü davranmasına, ateş etmelerine şaşırdı, o yüzden hemen kaçmadı.

debió sorprenderle que los humanos lo trataran tan mal, le dispararan y demás, así que no huyó de inmediato.

"Üçüncü dilek mi?" Adam şaşırdı. "Birinci ve ikinci dileği dilememişsem, o nasıl üçüncü dilek olabilir ki?"

- ¿Mi tercer deseo? -el hombre estaba perplejo- ¿Cómo puede ser el tercero si no he tenido ni un primer ni un segundo deseo?