Translation of "Düşünerek" in Russian

0.004 sec.

Examples of using "Düşünerek" in a sentence and their russian translations:

O güzel olduğunu düşünerek gururlanıyor.

Она льстит сама себе, думая, что красива.

Onu düşünerek saatlerce uyanık yattı.

Он часами лежал без сна, думая о ней.

Bütün günü Tom'u düşünerek geçirdim.

Я весь день думала о Томе.

Bütün günü onun hakkında düşünerek geçirdim.

- Я провёл весь день в мыслях о ней.
- Я провёл весь день, думая о ней.

Tom bütün vaktini Mary'yi düşünerek geçiriyor.

Том всё время думает о Мэри.

Ama başka birini düşünerek bir şey yapmazsak

но если мы не знаем, ради чего что-то делаем,

Elimi bırakacağını düşünerek yavaşça yüzeye hareket ettim.

поэтому аккуратно начал всплывать, ожидая, что она сама отцепится.

Sonra yengeç "Her şey yolunda." diye düşünerek

И вот краб решает, что опасность миновала,

Tom Mary'yi düşünerek uykusuz bir gece geçirdi.

Думая о Марии, Том провёл бессонную ночь.

Tom gecenin geri kalanını Mary'yi düşünerek geçirdi.

- Остаток ночи Том провёл, думая о Мэри.
- Остаток ночи Том провёл в мыслях о Мэри.

O bütün zamanını erkek çocuklarını düşünerek geçirir.

Она всё время только и делает, что думает о парнях.

Tom para hakkında düşünerek çok zaman harcamaz.

Том не тратит много времени, думая о деньгах.

Tom Mary'yi düşünerek oldukça çok fazla zaman harcıyor.

Том слишком много времени думает о Мэри.

Tom her gün et yemesi gerektiğini düşünerek büyüdü.

Том вырос, думая, что он должен есть мясо каждый день.

Ben onun güvenilir bir adam olduğunu düşünerek yanıldım.

Я ошибался, думая, что он заслуживает доверия.

Yatakta o gün olan her şeyi düşünerek yatarım.

- Я лежал в постели, думая обо всём, что произошло в тот день.
- Я лежал на кровати, думая обо всём, что случилось в тот день.

İnsanlar sık sık, diğer şahsı değiştirebileceklerini düşünerek bir ilişkiye girerler.

Люди часто вступают в отношения, думая, что могут изменить другого человека.

Garson kız onun ona daha fazla bahşiş bırakacağını düşünerek Tom'la kırıştırıyordu.

Официантка флиртовала с Томом, думая, что он оставит ей больше чаевых.

Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi.

В общем, после десяти лет поисков друг мой женился на девушке из Сланцев.

Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım.

Прежде чем встать с кровати, я какое-то время думаю о том, что буду делать оставшуюся часть дня.

- Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Asal sayılar hayata benzerler, onlar tamamıyla mantıklıdır ama bütün zamanınızı bu konuyu düşünerek harcasanız dahi belirli bir kural bulmak imkansızdır.

Простые числа — как жизнь: подчинены строгой логике, и всё же познать правила невозможно, даже если думать и думать об этом всё своё время.