Translation of "Kalmamış" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Kalmamış" in a sentence and their portuguese translations:

Yiyecek hiçbir şey kalmamış.

- Não há mais nada para comer.
- Não tem mais nada para comer.

Tom memnun kalmamış görünüyor.

Tom parece não estar satisfeito.

- Hiç portakal suyu kalmamış.
- Hiç portakal suyu kalmadı.

Já não há sumo de laranja.

- Bir zamanlar best seller olan bu kitap artık baskı dışıdır.
- Bir zamanlar bir best seller olan bu kitabın artık baskısı kalmamış.

Este livro, que já foi um best-seller, agora está esgotado.