Translation of "Bakalım" in Portuguese

0.017 sec.

Examples of using "Bakalım" in a sentence and their portuguese translations:

Bakalım.

Vamos ver.

Buraya bakalım.

Repare naquilo.

Hadi bakalım.

Vamos lá.

Bir bakalım.

Vamos ver.

Haydi bir bakalım

vamos dar uma olhada

Bir bakalım isterseniz

vamos ver se você quer

Kendimize bir bakalım

Vamos dar uma olhada em nós mesmos

Kendimize dönüp bakalım

Vamos nos voltar para nós mesmos

Pekâlâ, şunun tadına bakalım!

Vamos lá provar.

Burada ne var bakalım?

O que temos aqui?

Bakalım bu nereye çıkıyor.

Vamos ver onde vai dar.

Tamam, içine girelim bakalım.

Vamos entrar.

Şu deliklerden aşağı bakalım.

Vamos ver alguns destes buracos.

Onu yakaladım, hadi bakalım.

Já a tenho, vamos a isto.

Bir de ona bakalım

Vamos olhar para ele

Hadi en başından bakalım.

Vejamos o começo.

Şimdi ne olduğuna bakalım.

Vamos ver o que acontece agora.

Kapıyı açtırabilip açtıramayacağımıza bakalım.

Vamos ver se consigo abrir o portão.

Dışarıda ne olduğuna bakalım.

Vamos ver o que está acontecendo lá fora.

Bil bakalım ben kimim!

Adivinhe quem eu sou.

Neyse, haydi bir bakalım.

De qualquer forma, vamos dar uma olhada.

Testi geçebilip geçemeyeceğime bakalım.

Vamos ver se eu consigo passar no teste.

Pekâlâ. Hadi başlayalım! Hadi bakalım.

Certo, então vamos a isto! Força.

İçeri girip ne bulduğumuza bakalım.

Vamos entrar e ver o que encontramos.

Ya da buradan. Biraz bakalım.

ou ali por baixo. Vamos dar uma olhadela.

Bakalım altında ne var? Yok.

Vamos ver o que há por baixo.

Önce ne olduğuna bir bakalım

Vamos ver o que aconteceu primeiro

O zaman bilim açısından bakalım

Então, vamos olhar para a ciência

Ekolojide ki önemine bir bakalım

Vamos dar uma olhada em sua importância na ecologia

Bunu nasıl yaptı bir bakalım

Vamos ver como ele fez isso

Yalan nedir bir bakalım şimdi

Vamos ver o que é uma mentira agora

Gelin Steve Jobs'a bir bakalım

Vamos dar uma olhada em Steve Jobs

Bir bakın bakalım nasıl yaşıyorlar?

Dê uma olhada e veja como eles vivem?

Gün bazlı kıyaslamasına bir bakalım

Vamos dar uma olhada na comparação diária

Bir bakalım iyi anlamış mıyım.

Vamos ver se eu entendi direito.

Bil bakalım elimde ne var.

Adivinha o que eu tenho na mão.

Bu gecenin ne getireceğine bakalım.

Vejamos o que trará esta noite.

Bakalım bu kapıyı açabilecek miyiz?

- Vamos ver se conseguimos abrir essa porta.
- Vamos ver se nós conseguimos abrir essa porta.
- Vejamos se nós conseguimos abrir essa porta.

Dışarı çıkalım ve yıldızlara bakalım.

Vamos lá fora observar as estrelas.

Bu konuda ne yapabileceğime bakalım.

Vou ver o que posso fazer acerca disso.

Tom'un burada olup olmadığına bakalım.

Vamos ver se o Tom está aqui.

Kapıyı kapattırabilip kapattıramayacağımıza bir bakalım.

Vamos ver se consigo fechar o portão.

Bakalım bu işe yarayacak mı?

Vejamos se isso resolve o problema.

Bunun mantıklı olup olmadığına bakalım.

Vamos ver se isso faz sentido.

Buna başka bir açıdan bakalım.

Olhemos para isso de um outro ângulo.

Hiç kimse "Durun bakalım, bu yanlış.

Ninguém disse: "Espera, isso não pode ser.

Orada ne bulacağımıza bakalım. Pekâlâ, hadi.

Vamos ver o que encontraremos. Vamos a isto!

Gidip şuraya bir bakalım. Vay canına.

Vamos lá ver este sítio.

Hadi bakalım. Sopamız burada, onu yakalamalıyız.

Vamos lá. Temos o pau, vamos prendê-la.

şimdi bir geriye dönüp bir bakalım

agora vamos voltar e dar uma olhada

Virüs nereden ortaya çıkmış bir bakalım

Vamos ver de onde veio o vírus

şimdi bir bakalım bu yarasalar insanlara

Vamos dar uma olhada nesses morcegos

şimdi birazda teknik özelliklere bakalım mı?

Vejamos as especificações técnicas agora?

şimdi birde durumun ciddi tarafından bakalım

agora vamos olhar para o lado sério da situação

şimdi işin diğer bir boyutuna bakalım

agora vamos olhar para outro aspecto do trabalho

O zaman manyetik alana bir bakalım

Vamos dar uma olhada no campo magnético

Bil bakalım şimdi ne yapmak istiyorum.

Adivinha o que eu quero fazer agora.

Herhangi bir hasar olup olmadığına bakalım.

- Vamos ver se há algum dano.
- Vamos ver se quebrou alguma coisa.

- Neler olacağını görelim.
- Bakalım neler olacak.

Vamos ver o que vai acontecer.

Arabamızın yeterli benzini olup olmadığına bakalım.

Vamos ver se nossos carros têm gasolina o suficiente.

Bir süre burada oturup manzaraya bakalım.

Vamos sentar-nos aqui por instantes e apreciar a vista.

Kendini onun yerine bir koy bakalım.

Imagine-se no lugar dela.

Güçlü gövde, güçlü bacaklar. Tamam, hadi bakalım.

Abdómen e pernas fortes. Vamos a isto.

Halatı aşağı çekelim ve nasıl göründüğüne bakalım.

Vamos puxar a corda e ver como está.

Hadi bakalım. Sopamız burada, onu yakalamalıyız. Tamamdır!

Vamos lá. Temos o pau, vamos prendê-la. Consegui.

Pekâlâ, şimdi buradan ilerideki yola bir bakalım.

Aqui vemos bem a disposição do terreno.

Gelin her şeye biraz daha yumuşak bakalım

vamos olhar tudo um pouco mais suave

Şu örneklere isterseniz biraz bakalım anlayacağız aslında

Vejamos os exemplos abaixo, entenderemos.

Bir de Steve Jobs'ın eğitim kısmına bakalım

Vejamos a seção de treinamento de Steve Jobs

Karşımıza çıkan örnekler var bir bakalım isterseniz

Existem exemplos que encontramos, vamos ver se você quer

Peki paralel evrene küçükte olsa bir bakalım

Bem, vamos dar uma olhada no universo paralelo, mesmo que seja pequeno

Gelecek sefer daha iyi yapabilip yapamayacağımıza bakalım.

Vejamos se poderemos fazer melhor na próxima vez.

Tamam, başka bir yol bulup bulamayacağımıza bir bakalım.

Vamos dar uma olhadela, ver se há outro caminho.

Bakalım, bu takip cihazına göre Dana kesinlikle yakınlarda.

Segundo o rastreador, a Dana está mesmo por perto.

Bir tane daha çubuk atıp nereye gittiğine bakalım.

Vamos atirar outro bastão luminoso e ver onde vai parar.

Tamam, bakalım yaptığımız akrep tuzağı işe yaradı mı?

Vamos ver se esta armadilha de escorpiões que quis fazer funcionou.

Tamam, bakalım kurduğumuz akrep tuzağı işe yaramış mı?

Vamos ver se esta armadilha de escorpiões que quis fazer funcionou.

Tamam, şuradan yolumuza bir bakalım. Enkaz şurada olmalı.

Aqui vemos bem a disposição do terreno. Os destroços devem estar por aqui.

Kısaca bir de virüse bakalım kısa bir şekilde

Vamos olhar brevemente para o vírus em breve

O zaman birde şöyle bakalım, daha basit düşünelim

então vamos dar uma olhada, vamos pensar mais simples

Bir bakalım mı Eski Roma'yla bizim atalarımızın arasındaki

Vamos ver se é entre a Roma Antiga e nossos ancestrais.

BU yaşamı süresince bize neler katmış bir bakalım

Vamos ver o que nos adicionou durante esta vida

Bil bakalım ne oldu! Yeni Zelanda'ya çalışma'ya gidiyorum.

Adivinha! Eu vou estudar na Nova Zelândia!

Leyla hamile ve tahmin edin bakalım baba kim.

Layla está grávida e acredita saber quem é o pai.

Tamam, aşağı inip şu şeylere... Şu ilaçlara bir bakalım.

Vamos descer e verificar o estado dos medicamentos.

Şu bir madene benziyor. Gidip oraya da bir bakalım.

Parece que está ali uma mina, vamos investigar.

Tamam, burayı kazıp, tarantulayı çıkartmamı istiyorsunuz demek? Hadi bakalım.

Quer que eu cave para fazer a tarântula sair? Vamos a isso.

Diyorsanız, o zaman bizi nasıl koruyor bir bakalım mı?

Se você é, então como devemos nos proteger?

Bilime göre bu mümkün mü? Ona bir bakalım isterseniz.

Isso é possível de acordo com a ciência? Vamos dar uma olhada nele, se quiser.

- Ne olacağını görelim.
- Neler olacağını görelim.
- Bakalım neler olacak.

- Vamos ver o que acontece.
- Vejamos o que acontece.
- Vamos ver o que se sucede.

- Bil bakalım, bende ne var.
- Tahmin et, ne aldım.

- Adivinhe o que eu tenho!
- Adivinhem o que eu tenho!
- Adivinhe o que consegui!

Daha sonra da neden şimdi cami yapıldı ona bir bakalım

Então, por que a mesquita é construída agora?

- Bil bakalım, bana ne oldu?
- Bana ne oldu tahmin et.

Adivinhe o que aconteceu comigo.

Tamam, bu konuda akıllıca davranmalıyız. Bakalım, buralarda pati izi bulabilecek miyiz?

Certo, temos de pensar bem nisto. Temos de ver se há aqui pegadas.

Bunları yapmak için Türk Tarih kurumunun ne yaptığına bir bakalım mı?

Vamos dar uma olhada no que a Sociedade Histórica Turca está fazendo para fazê-los?

şimdi bir de başkanlık serüvenine bakalım. Başkan oluncaya kadar neler yapmış.

Vejamos a aventura presidencial. O que ele fez até se tornar presidente?

- Ee, hayatında biri var mı?
- Ee, hayatında biri var mı bakalım?

Então você está saindo com alguém?