Translation of "Yediği" in Polish

0.006 sec.

Examples of using "Yediği" in a sentence and their polish translations:

Onun ne yediği umurumda değil.

Nie obchodzi mnie, co ona je.

Tom ne yediği hakkında dikkatli olmalı.

Tom musi uważać na to, co je.

Tom'un yediği tek çeşnili dondurma vanilyadır.

Jedyny smak lodów, który je Tom, to waniliowe.

O pizza yediği için kız kardeşine kızdı.

Jedząc pizzę, zirytował swoją siostrę.

Aslında kocam bizim düğün pastamızın birazını yediği için şaşırdım.

Zdziwiłam się, że mój mąż faktycznie zjadł trochę naszego tortu weselnego.

Oğlumun yediği bir çeşit ve tek tatlı çikolatalı pastadır.

Jedyny deser jaki je mój syn to ciasto czekoladowe.

Bir kadının öğle yemeğini yediği için bir adamı bıçakladığını duydum.

Słyszałem, że pewna kobieta pchnęła nożem mężczyznę, bo jej zjadł obiad.

Bazı insanların yerel hayvanat bahçesindeki bazı hayvanları öldürdüğü ve yediği bildirildi.

Jak donoszą media, jacyś ludzie zabili i zjedli pewne zwierzęta w miejscowym zoo.

Tom lokantalarda yediği şeylere dikkat etmeli, çünkü birçok yiyeceğe alerjisi var.

Tom musi uważać na to, co je w restauracjach, ponieważ jest uczulony na wiele potraw.

Tarih, 126 Himalayalı köylüyü yediği kaydedilen 19'uncu yüzyılda yaşamış bir kaçaktan,

Historia mówi o „pożerającym ludzi lamparcie z Rudraprayag”, który w XIX wieku