Translation of "Kalma" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Kalma" in a sentence and their japanese translations:

Geç kalma.

遅れるなよ。

Okula geç kalma.

- 学校に遅刻するな。
- 学校に遅れるな。
- 学校に遅れてはいけません。

Geç kalma eğilimindedir.

- 彼女は遅刻癖がある。
- 彼女は遅刻魔だ。

Çok uzun kalma.

- 早く帰ってきなさいよ。
- 早く帰ってきなさい。
- すぐ戻ってこいよ。

İşe geç kalma.

- 仕事に遅れるな。
- 仕事に遅れるなよ!
- 仕事に遅れないでよ。
- 仕事に遅れちゃだめだよ。

Hayatta kalma arzusu kamçılandığında

生存本能から―

İşlerinde kalma mücadelesi veriyorlar.

彼らはビジネスの世界で生き延びようと奮闘している。

Kalma korkusuyla sıkı çalışıyor.

彼は落ちないように、しっかり勉強している。

Okula tekrar geç kalma.

2度と学校に遅れてはいけません。

Bir türün hayatta kalma çabaları

種の生存本能からでしょう

Okula sık sık geç kalma.

そうたびたび学校に遅れてはいけません。

Çok uzun süre güneşte kalma.

- 日向にあまりながくいてはいけません。
- 日の当たるところに長いこといたら駄目だよ。

Sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum.

黙秘権を行使したいと思います。

Bu gelenek Edo döneminden kalma.

この習慣は江戸時代からのものだ。

Bütün hayatta kalma umudundan vazgeçtim.

もう助からないものと観念した。

Gitme ya da kalma alternatifimiz var.

我々は行くかとどまるか2つに1つだ。

Asla tekrar bu kadar geç kalma.

- もう二度とこんなに遅れてはいけません。
- 二度とこんなに遅刻しないこと。
- 二度とこんな遅くなるんじゃないぞ。

Yarın sabah uykuya dalıp geç kalma.

あしたの朝は寝過ごさないようにしなさい。

Her gece geç saatlere kadar kalma.

- 毎晩遅くまで起きていてはいけない。
- 毎晩遅くまで起きてちゃ駄目でしょ。

Geç kalma ihtimaline karşın acele et.

時間に遅れないように急ぎなさい。

Bana okula geç kalma nedenini söyle.

あなたが学校に遅れた理由を言いなさい。

Lütfen bana geç kalma nedenini söyle.

遅刻の理由を言ってください。

- Her fırsatı değerlendir.
- Hiçbir şeyden eksik kalma.

何とかしてできるだけ捕まえろ。

Bizim orada kalma süremiz bir hafta olacak.

そこでの私たちの滞在期間は一週間です。

Gece geç saatlere kadar kalma alışkanlığım yok.

私には夜更かしの習慣はない。

Insanların evlerinde kapalı kalma emirlerine kızgın olması, ...

外出禁止命令に怒る人々、

Onun gitme ya da kalma seçeneği vardı.

彼女は行くか残るかどちらかだった。

Bu yağlı boya tablo 17. yüzyıldan kalma.

この油絵は17世紀のものだ。

Harika, önümüzde bir sürü hayatta kalma fırsatı olacak

生き残るチャンスは たくさんあるだろう

Hayatta kalma becerilerinizi dünyanın başka yerlerinde denemek isterseniz

次の世界で もっとスキルを試したいなら

Ama bunu siz hayatta kalma stratejisini seçmeden yapamayız.

でも君が作戦を選ぶのを 待つ時間はない

İyi bir neden olmadan asla okuldan uzak kalma.

正当な理由なしに学校を欠席すべきではない。

O gece geç saatlere kadar ayakta kalma alışkanlığındadır.

彼には夜更かしの癖がある。

Hayatta kalma yollarından biri, gereksiz riskler alınmayacak zamanı bilmektir.

不必要なリスクを 取らないことが大事だ

Uzun dönem sağ kalma şansımın yüzde 35 olduğunu söylediler.

私の長期生存率は 35%だと告げられました

Bu, hayatta kalma mücadelesi verenler için iyi bir şey

サバイバーにはいいことだ

Yarın sabah erkenden buluşacağız, o yüzden çok geç kalma.

明日の朝は八時集合だから、遅れないでよ。

Her birkaç dakikada önemli bir hayatta kalma seçimi yapmanız gerekecek.

数分ごとに 重要な決断が必要になる

Lütfen sesini biraz azaltır mısın? Akşamdan kalma baş ağrım var.

もう少し抑えてしゃべってもらえませんか?二日酔いなんです。

Bir diyete sıkı sıkıya sarılmadıkça, çok az zayıf kalma şansı vardır.

ダイエットを続けなければスリムなままでいる見込みはほとんどない。

Bakın ne diyeceğim, uzun süre yerin altında kalma konusunda pek iyi değilim.

地下に長いこといるのは嫌だ

- Bir daha asla okula geç kalma.
- Bir daha asla okula geç gelme.

- 二度と学校に遅刻するなよ。
- これからは二度と学校に遅刻するな。

Başını yere eğmenin ve güvenle yaşamanın bir hayatta kalma içgüdüsü olup olmadığını merak ediyorum.

危険を避けて安全に生きるのが生存本能でしょうか。

- Bu muhteşem katedral Orta Çağ'a dayanır.
- Bu görkemli katedral Ortaçağ'dan kalma.
- Bu görkemli katedralin yapılış tarihi, Orta Çağ'a kadar uzanıyor.

この壮大な大聖堂の建立は中世にまでさかのぼる。