Translation of "Içerken" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Içerken" in a sentence and their japanese translations:

Kahve içerken konuşalım.

一緒にコーヒーを飲みながら雑談をしませんか。

Çorbanızı içerken ses çıkartmayınız.

スープを飲むとき音をたてるな。

İçerken bana katılır mısın?

一緒に飲みませんか。

Çorba içerken gürültü yapma.

スープを飲む際に音を立ててはいけません。

Sigara içerken planı tasarladım.

私はタバコを吸っている間にその計画を思いついた。

Biz içerken birbirimize açılırız.

酒を飲むと打解けて来る。

Çorba içerken ses çıkarma.

スープを飲む際に音を立ててはいけません。

İçerken bana eşlik eder misin?

一杯付き合いませんか。

O, pipo içerken orada oturdu.

彼はそこに座ってパイプをふかしていた。

Çayını içerken benimle sohbet etti.

彼女はお茶を飲みながら、私としゃべっていた。

Tom sigara içerken bankta oturdu.

トムはベンチに座って煙草をふかしていた。

Kahve içerken sohbet edelim mi?

コーヒーを飲みながらそれについて話しましょうか。

Bir fincan kahve içerken sohbet ederdik.

昔はよくコーヒーを飲みながら話したものだ。

Bir fincan kahve içerken onu bekliyorduk.

私たちはコーヒーを飲みながら彼を待っていた。

Bir fincan kahve içerken sohbet ettiler.

彼らはコーヒーを飲みながら話をした。

Bir fincan kahve içerken sohbet edelim.

コーヒーを飲みながら話しましょう。

Bir fincan kahve içerken sohbet ettik.

私たちはコーヒーを飲みながらおしゃべりをした。

Tom sigara içerken bir bankta oturdu.

トムはベンチに座って煙草をふかしていた。

Bir fincan kahve içerken planı tartışalım.

- コーヒーを飲みながらその計画について話し合いましょう。
- コーヒーでも飲みながら、そのプランについて話し合おうか。

Bir fincan kahve içerken onunla sohbet etti.

彼はコーヒーを飲みながら彼女と雑談した。

- Çorba içerken gürültü yapmamalısın.
- Çorbayı höpürdeterek içmemelisin.

- スープを飲む際に音を立ててはいけません。
- スープを飲むときに音をたててはいけない。

Bir fincan kahve içerken neşeyle sohbet ettik.

私たちは、一杯のコーヒーを飲みながら、楽しく語らった。

Kafeteryada bir fincan kahve içerken sohbet ediyorlar.

カフェテリアでコーヒーを飲みながら話しているよ。

Seni sigara içerken görünce şaşırdım. Sigara kullanmazdın.

あなたがタバコを吸っているのを見てびっくりしました。以前は吸っていなかったでしょう。

- Annesinin onu sigara içerken yakaladığı günü hâlâ unutamaz.
- Annesinin onu sigara içerken yakaladığı günü hâlâ hatırlar.

自分がたばこを吸っているのを母に見つかった日のことを、彼は今でも覚えている。

Kahve içerken İtalya'ya bir yolculuk için planlarımızı görüştük.

私たちはコーヒーを飲みながら、イタリア旅行の計画について話し合った。

Bir fincan kahve içerken sorun hakkında sohbet ettik.

私たちはコーヒーを飲みながらその問題について話合った。

Bir bardak çay içerken sohbet edelim, değil mi?

- お茶を飲みながら話しませんか。
- お茶を飲みながら話しましょう。

Başkan ve sekreter bir fincan kahve içerken sohbet ettiler.

社長と秘書はコーヒーを飲みながら話した。

O kahve içerken futbol oyunu hakkında arkadaşlarıyla sohbet etti.

- 彼女はコーヒーを飲みながらフットボールの試合について友人と歓談した。
- 彼女は友達とコーヒーを飲みながらフットボールの試合についておしゃべりした。

- Çay içerken kırmızı patates yerim.
- Çayla tatlı patates yerim.

紅芋を食べてお茶を飲んだよね。

İki saatten daha fazla bir süre onlar kahve içerken sohbet ettiler.

彼らはコーヒーを飲みながら2時間以上も談笑した。

Biz kek yerken ve çay içerken gece geç saatlere kadar konuştuk.

私たちはお茶を飲みケーキを食べながら夜遅くまで話をした。

- İlaç alırken şişe üzerindeki yönergeleri dikkatle izleyin.
- İlaç içerken şişe üzerindeki talimatlara dikkatlice uyun.

薬を服用するときは、ビンに書いてある用法に注意深く従いなさい。