Translation of "Arabayla" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Arabayla" in a sentence and their japanese translations:

Arabayla geldi.

彼は車で来た。

- Arabayla Şikago'ya gittiler.
- Arabayla Chicago'ya gittiler.

彼らは車でシカゴへ行った。

Seni arabayla götüreceğim.

- 車に君を乗せてあげる。
- 車で送っていってあげるよ。

Kyoto'ya arabayla gittim.

車で京都に行った。

Arabayla ülkeyi gezdik.

- 我々は国中を車で旅行した。
- 私たちは車で国のあちこちを旅した。

Römork arabayla gider.

トレーラーがその車についている。

Arabayla gezelim mi?

- ドライブはいかがですか。
- ドライブするのはどうですか。

İstasyona arabayla gittiler.

彼らは駅まで車で行った。

Ben arabayla alınacağım.

迎えの車を待っています。

Arabayla işe gittim.

私は車で仕事に行った。

- Çoğunlukla arabayla kütüphaneye gider.
- Genellikle kütüphaneye arabayla gider.

彼はしばしば自動車で図書館へいく。

Seni arabayla İstasyona bırakacağım.

- 駅であなたを降ろします。
- 駅のところで降ろすよ。

Onlar muhtemelen arabayla gelecekler.

たぶん彼らは車で来るでしょう。

Onu arabayla şehre bıraktım.

彼女を町まで乗せてやった。

Londra'ya kadar arabayla gittim.

私はロンドンまで車で行った。

Babam arabayla işe gider.

父は車で仕事に行きます。

Bildiğim kadarıyla arabayla geliyor.

私が知る限りでは、彼は車で来ます。

Babam işe arabayla gider.

父は車で仕事に行きます。

Onları arabayla Kanda'ya bıraktım.

私は彼らを神田で降ろした。

Otoban binlerce arabayla tıkanmıştı.

高速道路は何千もの車で渋滞した。

Tom Boston'a arabayla gitti.

トムってね、車でボストンに行ったんだよ。

Bu çanta arabayla taşındı.

この鞄は車で運ばれました。

Seni arabayla götürebilir miyim?

車に乗せてあげましょうか。

O, ofise arabayla gider.

- 彼は会社に車で行く。
- 彼は車で会社に行く。

Arabayla ne kadar sürer?

車でどれくらいかかりますか。

Beni arabayla götürür müsün?

車に乗せてくれませんか。

Öğretmenim beni arabayla eve götürdü

先生は私の家まで車で送ってくれた。

Arabamı yeni bir arabayla değiştirdim.

車を下取りに出して新車を買った。

Niçin beni arabayla götür müyorsun?

車に乗せてくれないか。

Bugünlerde babası işe arabayla gitmektedir.

- 近ごろ彼の父は車で会社に行く。
- このごろ彼の父は、車で仕事場に行く。

Önümüzdeki Pazar arabayla geziye çıkacağız.

我々は今度の日曜日にドライブに出かけるつもりです。

Geçen Pazar arabayla Hakone'ye gittik.

わたしたちはこの前の日曜日に箱根へドライブに行きました。

Arabayla gitmemeni söylememin nedeni odur.

- だから車で行くなといったんですよ。
- だからこそ、車で行くなといったんですよ。
- だから車で行くなって言ったんじゃん。

Babam beni buraya arabayla getirdi.

父はくるまでここにつれてきてくれた。

O, tren yerine arabayla geldi.

彼は列車ではなく車できた。

Kendini yeni bir arabayla ödüllendirdi.

彼は奮発して新車を買った。

Onlar onu eski arabayla karşılaştırdılar.

彼らは古い車と比べた。

Yarın yağmur yağarsa arabayla gideriz.

明日、雨降る場合は車で行きます。

Saat yedide seni arabayla alacağım.

7時に迎えに行くよ。

Bayan Smith kiliseye arabayla gider.

スミス夫人は車で教会に行きます。

Her gün işe arabayla giderim.

私は毎日車で通勤している。

Lütfen arabayla beni almaya gel.

車で迎えに来て下さい。

Buradan Tokyo'ya arabayla ne kadar sürdü?

君はここから東京まで車で行くのにどのくらい時間がかかりましたか。

Lütfen beni otelin önünden arabayla al.

ホテルの前で私を車で拾ってください。

Bazen otobüsle ve bazen arabayla giderim.

バスで行く時もあれば車で行く時もある。

Oraya arabayla gitmek beş saatimi aldı.

そこまで車で行くのに5時間かかりました。

Yürüyelim mi yoksa arabayla mı gidelim?

歩いて行こうかそれとも車で行こうか。

O, kocasına çocukları arabayla evlerine gönderdi.

彼女は夫に子供たちをそれぞれの家に送らせた。

Hırsızlar, kendilerini bekleyen bir arabayla kaçtılar.

盗賊達は待っていた車で逃亡した。

O, sık sık beni arabayla gezdirir.

彼は私をよくドライブに連れて行ってくれる。

- O, okula sürdü.
- Okula arabayla gitti.

彼は車で学校へ行った。

Bazen arabayla gezmek için dışarı çıkarız.

時々私たちはドライブに出かける。

Bugünlerde birçok insan arabayla seyahat ediyor.

- 最近は車で旅行する人が多い。
- 最近は多くの人が車で旅行する。

Hafta sonları arabayla Nagoya Limanı'na giderlerdi.

彼らはよく週末に名古屋港までドライブに行ったものだった。

O, arabayla yaklaşık kaç saat sürer?

車で、およそ何時間くらいかかりますか?

İki hafta boyunca Costa Rica’da arabayla dolaştık,

それで私達は2週間 コスタリカ中を車で回って

Oraya otobüsle mi yoksa arabayla mı gidersin?

そこへバスでいきますか。それとも車でいきますか。

O, onu arabayla gezdirmek için dışarı çıkardı.

彼は彼女をドライブに連れ出した。

Bu sabah arabayla evimin önünden geçtiğini gördüm.

今朝あなたの車が私の家の近くを通り過ぎるのを見ました。

Okuldan sonra, Tom arabayla gelip beni alacak.

学校終わったら、トムが車で迎えに来てくれる予定なんだ。

Onlar kötü havaya rağmen arabayla gitmeye karar verdiler.

悪天候にもかかわらず、彼らは車で行く決心をした。

Onun trenle ya da arabayla gelip gelmeyeceğini bilmiyorum.

私は彼が列車でくるのかそれとも車でくるのか知りません。

Tekneyle gezi, arabayla olandan daha fazla zaman alır.

船での旅行は車でよりも時間がかかる。

Ben bir süre eski arabayla yetinmek zorunda kalacağım.

私はしばらくは古い車で間に合わせなければならない。

O, çok sarhoş olduğu için, arabayla eve gidemedi.

- 彼は非常に酔っぱらっていたので家まで車を運転していくことはできなかった。
- 彼はひどく酔っていて、車で家に帰れなかった。
- 彼は泥酔していたため、家まで運転できなかった。

Tekneyle bir yolculuk arabayla yolculuktan daha uzun sürer.

船での旅行は車でよりも時間がかかる。

Gemi ile gitmek arabayla gitmekten daha uzun sürüyor.

- 船で旅行するのは車で旅行するよりも時間がかかる。
- 船での旅行は車でよりも時間がかかる。

Tom, Mary'nin John'u arabayla havaalanına götürmesini rica etti.

トムはメアリーにジョンを空港まで車で送るよう頼んだ。

Çok güzel bir gün. Neden beni arabayla götürmüyorsun?

今日はいい天気ね。車でどこかへ連れていってくれない?

Şiddetli yağmur yağıyordu fakat o arabayla gezmekte ısrar etti.

雨が激しく降っていたのに、彼女はどうしてもドライブに行くといって聞かなかった。

Ben üstü açık bir arabayla ABD çapında dolaşmak isterim.

- コンバーチブルでアメリカを横断したい。
- オープンカーでアメリカを横断したい。

Ben yağmurun durmasını bekliyorken o beni nazikçe arabayla götürdü.

- 私が雨宿りしていると、彼は親切にも車に乗せてくれた。
- 私が雨やどりをしていると、君は親切にも車に乗せてくれた。

Ben üstü açık bir arabayla ABD çapında dolaşmak istiyorum.

コンバーチブルでアメリカを横断したい。

Kente buradan arabayla 20 dakikadan daha kısa bir sürede ulaşılabilir.

その町はここから車で20分たらずで行けます。

Çok fazla sorun değilse, beni arabayla bırakabilip bırakamayacağını merak ediyordum.

あまりご迷惑でなければ乗せていただけませんか。

- İstasyon buradan bir on dakikalık mesafede.
- İstasyon buradan arabayla on dakika.

駅はここから車で10分です。

Bir motel, otel gibidir, yalnızca daha küçüktür ve çoğunlukla arabayla seyahat eden kişiler tarafından kullanılır.

モーテルはホテルと似てるがずっと小さく、自動車で旅する人々に使用される。