Translation of "Anlıyorum" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Anlıyorum" in a sentence and their japanese translations:

Anlıyorum.

意味がわかります。

Bunu anlıyorum.

理解はできます

Sanırım anlıyorum.

分かるような気がする。

Seni anlıyorum.

私はあなたの事が分かっている。

- Anlıyorum.
- Görüyorum.

- なるほど。
- なるほどね。
- わかった。
- わかりました。
- そうですか。
- そうなんだ。
- そっか。

Şimdi anlıyorum.

判ってきた。

Fransızca anlıyorum.

フランス語は分かるよ。

Sizleri gerçekten anlıyorum.

私には分かります

Onlara ''Anlıyorum'' diyorum,

私は言います 「そうですよね

Onun dediğini anlıyorum.

彼女の言っていることは分かります。

Anlıyorum ama katılamıyorum.

理解はしてますけど納得はできません。

Ne söylediğini anlıyorum.

言いたいことは分かってるよ。

Seni tüm kalbimle anlıyorum.

心からきみに同情する。

- Çektiklerinizi anlıyorum.
- Sana acıyorum.

- 君に同情するよ。
- 気持ち分かるよ。

Ben nasıl hissettiğini anlıyorum.

- 気持ちを御察しします。
- 気持ちはよく分かるよ。

- İlginize minnettarım.
- Endişenizi anlıyorum.

気にかけていただいてどうも。

Havanın tekrar ısınacağını anlıyorum.

また暑さがぶり返すそうだ。

Sorunu nasıl çözeceğimi anlıyorum.

- わたしはどのようにこの問題を解くかわかる。
- わたしはいかにこの問題を解決するかわかっている。

Ben bir tür anlıyorum.

何となくはわかりました。

Ama ne dediğini anlıyorum.

でも、私は彼の言うことが分かります。

Ben senin endişelerini anlıyorum.

心配なのはわかるよ。

Neden endişeli olduğunu anlıyorum.

心配する理由はわかるよ。

Ne söylemeye çalıştığını anlıyorum.

君の言わんとすることはわかる。

Ne demek istediğinizi anlıyorum.

- お話の要点は分かりました。
- あなたの主旨はわかる。

Amerika'dan ziyaret ettiğinizi anlıyorum.

アメリカからいらっしゃっているそうですね。

Ne demek istediğini anlıyorum.

あなたの言うことは分かります。

Senin konumunu mükemmel şekilde anlıyorum.

君の立場は十分に理解している。

Yazmak için zamanınız olmadığını anlıyorum.

返事を書く暇もなかったのだろうとお察しいたします。

Onun ne demek istediğini anlıyorum.

彼女の話しの確信をつかむ。

"Evet. Anlıyorum," diyor Bayan Lee.

「ええ、わかったわ」とリー夫人が言う。

Onun ne söylemeye çalıştığını anlıyorum.

私は彼が言おうとしていることが分かる。

Kocanızla iletişim kurmayı istemenizi anlıyorum.

ご主人と交信なさりたいんですね。

Tatilini Yeni Zelanda'da geçireceğini anlıyorum.

あなたが休暇をニュージーランドで過ごされると聞いています。

Niçin oraya gitmek istemediğini anlıyorum.

あなたがどうしてそこへ行きたくないのかが分かります。

Senin Tom'u sevmeme sebebini anlıyorum.

トムが好きじゃない理由が分かっている。

Ben bir şekilde sizin duygularınızı anlıyorum.

なんとなくわかるわ、君の気持ち。

Onun ne demek istediğini kısmen anlıyorum.

少しは彼が言っている意味が分かる。

Müzenin Pazartesi günleri kapalı olduğunu anlıyorum.

- 博物館は、月曜日は閉まっていると思います。
- 博物館なら、月曜日はやってないと思うよ。

Bazı kitapları okudukça daha az anlıyorum.

本によっては、読めば読むほど理解できなくなることがある。

Onun niçin üniversiteye gitmediğini şimdi anlıyorum.

なぜ彼が大学に行かなかったのか今わかった。

Buradan Disneyland'a bir otobüse binebileceğimi anlıyorum.

ここからディズニーランド行きのバスに乗れると思います。

Mike "ben nasıl hissettiğinizi anlıyorum, Hiroshi" diyor.

「博、君の気持ちは分かるよ」とマイクが言います。

Aşksız hayatın benim için imkansız olduğunu anlıyorum.

恋愛なしで生きるなんて私には無理だってことは分かってる。

Bir kadının kendinden şüphe etme eğilimini çok iyi anlıyorum.

女性が 自分の意見に自信がない 傾向にある理由が分かりました

- Ne çektiğini çok iyi anlıyorum.
- Senin için çok üzülüyorum.

- 私はあなたに深く同情します。
- わたしは深く同情します。
- あなたに深く同情します。

"Bunun ne kadar berbat olduğunu anlıyorum." diyen bir tonla iletti.

「酷い話だ」という思いも わかりました

- Hemşire sandığım kadının doktor olduğunu şimdi öğrendim.
- Hemşire sandığım kadının doktor olduğunu şimdi anlıyorum.

私が看護婦だと思っていた女性は医者であることがわかった。