Translation of "Orman" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Orman" in a sentence and their italian translations:

Orman yanıyor.

La foresta sta bruciando.

Orman ağaçla dolu.

Il bosco è pieno di alberi.

Orman, ağaçlarla doludur.

La foresta abbonda di alberi.

Bu orman ziyaretçisinin çantasındaki

Sono anche curiosi, come questo qui,

Dünyadaki orman kaybını durdurabilirsek

Se potessimo fermare la perdita delle foreste nel mondo,

Altımızda bir orman görebiliyorum.

Vedo una foresta sotto di noi.

Eski ve yaşlı orman.

Trovi la foresta secolare.

O, orman boyunca yürüdü.

- Camminò attraverso la foresta.
- Ha camminato attraverso la foresta.

Sonbaharda orman kıpkırmızı oluyor.

In autunno, la montagna diventa interamente rossa.

Amerika'da pek çok orman yangını var.

Ci sono molti incendi boschivi in America.

Asya orman kırkayağına bulaşırsanız doğduğunuza pişman olursunuz.

Auguratevi di non imbattervi mai nella scolopendra delle foreste asiatiche.

Bakın, orman bizi bu büyük açıklığa getirdi.

La giungla si è aperta in questa grande radura.

Fakat orman faresinin böyle bir seçeneği yok.

Ma per i topi selvatici non è possibile.

Orman yakınında izole edilmiş bir ev duruyor.

- Vicino alla foresta c'è una casa isolata.
- Vicino al bosco c'è una casa isolata.

Geçici orman havuzları suyu çok seven kurbağaları çeker.

Pozze temporanee nella foresta attraggono le rane, amanti dell'acqua.

Ama bir süre sonra, farklı orman türleri görüyorsunuz.

Ma poi, dopo un po', vedi tutti i diversi tipi di foresta.

Asya orman kırkayağı, korkutucu bir üne ve yüzyıllar boyu

La scolopendra delle foreste è una creatura da incubo

Orman jaguarlarının dikkatini dağıtmanın en iyi yolu sizce nedir?

Qual è il modo migliore per evitare di farci notare dai giaguari della giungla?

Ve bu da orman tahribine dayalı salınımlara neden oluyor.

e la deforestazione provoca emissioni.

Bu orman faresi gibi onlar da kış uykusuna yatmıyor.

Come lei, neanche loro vanno in letargo.

Orman, bitkilerin ve hayvanların birçok farklı türleri için yuvadır.

La foresta è la patria di molti tipi diversi di piante e animali.

çok özel bir yer buldum. Çünkü orman, dalgaların etkisini azaltıyor.

protetta da un grosso pezzo di foresta di kelp. Perché la foresta smorza le onde lunghe.

İlaçlar bu orman sıcağında uzun süre dayanmaz. Yani, vakit çok önemli.

Le medicine non dureranno a lungo col caldo. Il tempo è cruciale.

Bu mağarayı sığınak olarak seçmeniz çok iyi oldu. Orman geceleri daha da canlanıyor.

Hai fatto bene a scegliere la caverna. La vita nella giungla aumenta, di notte.

Asya orman kırkayağı zararlı olabilir, ama hepten kötü değildir. Zehri, Çin tıbbında nöbetleri ve cilt yaralarını iyileştirmek için kullanılır.

La scolopendra sarà anche cattiva, ma ha un lato buono. Nella medicina cinese, il veleno viene usato per curare convulsioni e piaghe.