Translation of "Bekleyen" in Italian

0.022 sec.

Examples of using "Bekleyen" in a sentence and their italian translations:

- Beni bekleyen var.
- Benim için bekleyen var.
- Beni bekleyen birisi var.
- Benim için bekleyen birisi var.

C'è qualcuno che mi sta aspettando.

Bekleyen hastalarım var.

Ho dei pazienti che aspettano.

Bekleyen yırtıcı kuşlara da.

e i rapaci in attesa.

Bekleyen derviş muradına ermiş.

Arriva tutto a colui che aspetta.

Bekleyen başka insanlar var.

- Ci sono altre persone che aspettano.
- C'è altra gente che aspetta.

Ofisinde seni bekleyen biri var.

- C'è qualcuno che ti aspetta nel tuo ufficio.
- C'è qualcuno che la aspetta nel suo ufficio.

Beni dışarıda bekleyen biri var.

C'è qualcuno che mi sta aspettando fuori.

Dışarıda bekleyen o adam kimdi?

- Chi era quell'uomo che stava aspettando fuori?
- Chi era quell'uomo che stava aspettando di fuori?

Bekleme odasında bekleyen bir müşterim var.

Ho un cliente che aspetta un sala d'attesa.

Beni Lobide bekleyen bir arkadaşım var.

Un mio amico mi sta aspettando nella hall.

Dışarıda bekleyen bir sürü insan var.

Ci sono molte persone che aspettano fuori.

Evde seni bekleyen biri var mı?

C'è qualcuno che ti aspetta a casa?

Otobüs durağında bekleyen biri var mı?

C'è qualcuno che aspetta alla fermata dell'autobus?

Tom'u bekleyen kişi ben olacağım, sen değil.

- Sarò io ad aspettare Tom, non tu.
- Sarò io ad aspettare Tom, non voi.
- Sarò io ad aspettare Tom, non lei.

Kütüphanenin önünde bekleyen bir sürü öğrenci vardı.

C'era una folla di studenti in attesa davanti alla biblioteca.

Anneyi bekleyen uzun karanlık, dayanıklılığını ve kabiliyetini sınayacak.

La lunga oscurità che li aspetta sarà una prova di tenacia e abilità.

Otelin dışındaki Tom için bekleyen bir limuzin vardı.

- C'era una limousine che aspettava Tom fuori dall'hotel.
- C'era una limousine che aspettava Tom fuori dall'albergo.

Ama gecenin derinliklerinde keşfedilmeyi bekleyen bir okyanus dolusu bulgu hâlâ var.

Ma c'è ancora un oceano di scoperte da esplorare... nel buio della notte.