Translation of "Tane" in Hungarian

Kaç tane?

- Mennyi?
- Hány darab?

Sonra bir tane ve bir tane daha.

figyelhető meg.

Dört tane soru.

Négy kérdés.

İki tane koyuyoruz...

Ha kettőt teszünk...

Evet, iki tane.

Igen, kettő.

Bir tane istemiyorum.

Nekem nem kell.

Kaç tane vardı?

Hányan voltak ott?

Bir tane almayacağım.

Nem fogok ilyet venni.

Bir tane bulduk.

Találtunk egyet.

Bir tane alacağım.

Venni fogok egyet.

Bir tane ısmarladım.

Rendeltem egyet.

Bir tane alacaksın.

Kapsz egyet.

Bir tane alabilirim.

Vehetek egyet.

İki tane yaptım.

Kettőt csináltam.

Bir tane istiyorum.

Kell nekem egy.

Kaç tane istiyorsun?

Mennyit szeretnél?

Kaç tane istersiniz?

Mennyit szeretnél?

Bir tane almalıyım.

Kell nekem egy ilyen.

Sonra bir tane daha, başka bir tane daha.

aztán egy újabbat, majd még egy újabbat.

- Kaç tane araban var?
- Senin kaç tane araban var?

Hány kocsid van?

Bende bir tane var.

Nekem is van.

Kaç tane kitabın var?

Mennyi könyved van?

Lütfen bir tane deneyin.

Kérlek, próbálj ki egyet!

Sana bir tane borçluyum.

Jövök neked eggyel.

Kaç tane kitap okudun?

Ön hány könyvet olvasott?

Bir tane satın almalıyım.

- Ilyet vennem kell.
- Vennem kell egyet.

Sadece bir tane kaldı.

Csak egy maradt.

Ondan bir tane istiyorum!

- Akarok egyet!
- Kérek egyet!
- Egyet kérek!

O bir tane istiyor.

Akar egyet.

Kaç tane kurabiye yedin?

Mennyi kekszet ettél?

Kaç tane arkadaşın var?

Hány barátod van?

Sadece bir tane istiyorum.

Én csak egyet akarok.

Sadece bir tane al.

- Csak egyet vegyél.
- Csak egyet vegyél!

Kaç tane balık yakaladın?

Hány halat fogtál?

Bir tane daha al.

Vegyél még egyet!

Kaç tane çiçek aldın?

- Hány virágot vettél?
- Hány szál virágot vettél?

Kaç tane misafir var?

Hány vendég van?

Kaç tane sandviç kaldı?

Mennyi szendvics maradt még?

Kaç tane çocuğun var?

Önnek hány gyereke van?

Ben bir tane almalıyım.

- Muszáj vennem egyet.
- Vennem kell egyet.
- Egyet meg kell vennem.

Kaç tane araban var?

Hány autód van?

Kaç tane elma istiyorsun?

Mennyi almát akarsz?

Bir tane daha istiyorum.

Egy másikat akarok.

Bir tane ister misin?

Kérsz egyet?

Kaç tane margarita içtin?

Hány margaritát ittál?

Bana üç tane ver.

Adsza hármat!

Kaç tane kitap aldınız?

Hány könyvet vásároltál?

Güzel bir tane seçtin.

Szépet választottál.

Sadece bir tane yiyemezsin.

Nem ehetsz csak egyet.

Sana bir tane borçluyuz.

Jövünk neked eggyel.

Biz bir tane alabiliriz.

Kaphatunk egyet.

Bu berbat bir tane.

Ez csúnya.

Bu kolay bir tane.

Ez könnyű.

Sana bir tane alayım.

Majd én szerzek neked egyet.

Sanırım bir tane buldum.

Azt hiszem, találtam egyet.

Tom'a bir tane borçluyum.

Tartozok Tomnak eggyel.

Arabada bir tane var.

- Van egy nekem a kocsiban.
- Nekem van egy az autóban.

İyi bir tane aldım.

Kaptam egy jót.

Kötü bir tane aldım.

Kaptam egy rosszat.

Onlardan kaç tane var?

Hányan vannak?

Kaç tane yolcu var?

Hány utas van?

Üç tane kızımız var.

Három lányunk van.

Nasıl bir tane alırım?

Hogy tudok ilyet szerezni?

Tom bir tane buldu.

Tom talált egyet.

İşte bir tane daha.

Itt van egy másik.

Bir tane daha alacağım.

Veszek még egyet.

Başka bir tane dene.

Próbálj egy másikat.

Bu ilave bir tane.

Ez nem extra darab.

Bir tane almak zorundayım.

- Muszáj vennem egyet.
- Vennem kell egyet.

Bu garip bir tane.

Ez furcsa.

İki tane oğlum var.

Két fiam van.

Kaç tane çalışanınız var?

Hány alkalmazottjuk van?

O bir tane buldu.

Talált egyet.

On tane sığırımız var.

Tíz marhánk van.

Kaç tane odan var?

Hány szobátok van?

Kaç tane soru var?

Hány kérdés van?

Kaç tane mango istiyorsun?

Hány mangót szeretnél?

Üç tane balık yakaladım.

- Három halat fogtam.
- Fogtam három halat.

Kaç tane kasa var?

Mennyi láda van ott?

Kaç tane okyanus var?

Hány óceán van?

Henüz bir tane almadım.

- Még nem vettem.
- Még nem vettem olyat.

Zenginler için bir tane ve diğer herkes için bir tane.

egyet a gazdagoknak és egyet mindenki másnak.

- Bana bir tane daha gösterir misin?
- Başka bir tane gösterebilir misin?

Tudna nekem egy másikat mutatni?

- Üç tane işaretleyiciye ihtiyacım var.
- Üç tane fosforlu kaleme ihtiyacım var.

Három szövegkiemelőre van szükségem.

Komisyon üyesiyken altı tane memuru

ahol parancsnok korában Charles Ramsey

Bir tane de taşıyıcımız var,

Van szállító járművünk is,

Türkiye'de beş tane depo basıldı

Öt áruraktárra csaptak le Törökországban,

Odada 2 tane pencere var.

A szobának két ablaka van.

Senin kaç tane araban var?

- Hány kocsid van?
- Hány autód van?

Kaç tane çiçek satın alıyorsun?

Hány virágot vettél?

Sekiz tane erkek kardeşim var.

Nyolc testvérem van.

Kaç tane Çinli arkadaşın var?

Hány kínai barátod van?

Avrupa'da kaç tane dil var?

Hány nyelv van Európában?

Yalnızca dört tane at yarıştaydı.

Csak négy ló vett részt a versenyen.