Translation of "Yakalamaya" in German

0.009 sec.

Examples of using "Yakalamaya" in a sentence and their german translations:

Görüntü yakalamaya çalışmak...

…und ihn zu filmen, war…

Beni yakalamaya çalış.

- Fang mich, wenn du kannst.
- Versuch mich zu fangen.

Tom tavşanı yakalamaya çalıştı.

Tom versuchte, das Kaninchen zu fangen.

Tom tavuğu yakalamaya çalıştı.

Tom versuchte, das Huhn zu fangen.

Ve bir şey yakalamaya çalışırım.

und versuchen, damit etwas zu fangen.

O kişi havada yakalamaya çalışırdı

Diese Person würde versuchen, es in der Luft zu fangen

Adam beni yakamdan yakalamaya çalıştı.

Der Mann versuchte mich am Kragen zu packen.

O deliğe girmeden önce yakalamaya çalışalım.

Ich versuche ihn zu fangen, bevor er in dem Loch verschwindet.

Hayatımızın ilk dağında, kariyeri yakalamaya çalışırken

Auf dem ersten Berg unseres Lebens, beim Start der Karriere,

İzini takip ederek seni yakalamaya çalışıyoruz.

Wir haben versucht, Sie aufzuspüren.

Tom Mary'yi yakalamaya çalıştı ama yakalayamadı.

Tom versuchte Maria einzuholen, aber erfolglos.

Fazla yakınından geçen tüm somonları yakalamaya hazırdır.

für jeden Lachs, der ihm zu nahe schwimmt.

Olabildiğince fazla sayıda zehirli yaratık yakalamaya çalışacağız.

Wir müssen so viele giftige Tiere wie möglich fangen.

Yanlarından süzülen ufak yaratıkları yakalamaya yarayan, sokucu dokunaçlar.

Mit Tentakeln fangen sie Kleinstlebewesen, die vorbeischwimmen.

Bu avı ancak baharda birkaç gece yakalamaya çalışabilirler.

Sie können diesen Fang nur in wenigen Frühlingsnächten machen.

Bu zehirli sürüngeni yakalamaya çalışmanın en iyi yolu nedir?

Wie fängt man dieses giftige Reptil am besten?

O panzehrin yerine yenisini koymalıyız. Bu yüzden olabildiğince fazla sayıda zehirli yaratık yakalamaya çalışacağız.

Wir müssen das Gegengift wieder auffüllen. und dazu so viele giftige Tiere wie möglich fangen.