Translation of "Koymayı" in German

0.003 sec.

Examples of using "Koymayı" in a sentence and their german translations:

Onu listeye koymayı unuttum.

Ich habe vergessen, das auf die Liste zu setzen.

- Tabağımın üzerine yemek koymayı durdur.
- Tabağımın üzerine yemek koymayı kes.

Schaufele mir nicht ständig was auf den Teller!

Dirseklerini masanın üstüne koymayı kes.

Hör auf, deine Ellbogen auf dem Tisch abzustützen.

Onu pratiğe koymayı zor buldum.

Ich fand es schwierig, es in die Praxis umzusetzen.

Cümlenin sonuna nokta koymayı unutmuşum.

Ich habe am Ende des Satzes den Punkt vergessen.

Lütfen mektubu posta kutusuna koymayı unutma.

Vergiss bitte nicht, den Brief in den Briefkasten einzuwerfen!

Tom tüm kapılara yeni kilitler koymayı planlıyor.

Tom plant, an allen Türen die Schlösser zu tauschen.

- Dirseklerinizi masaya yaslamayı bırakın.
- Dirseklerini masanın üstüne koymayı kes.

Hör auf, deine Ellbogen auf dem Tisch abzustützen.

Yahu biz yer altını kazıp bomba koymayı düşündük az önce

Oh, wir haben darüber nachgedacht, unter der Erde zu graben und eine Bombe zu legen.