Translation of "Gökyüzünün" in German

0.003 sec.

Examples of using "Gökyüzünün" in a sentence and their german translations:

Gökyüzünün görüntüsüne bakılırsa kar yağacak.

Dem Aussehen des Himmels nach zu urteilen, wird es schneien.

Gökyüzünün mavi görünmesinin nedenini biliyor musun?

- Kennst du den Grund, warum der Himmel blau aussieht?
- Weißt du, warum der Himmel blau aussieht?

Denizin ve gökyüzünün renkleri birbirine karışıyor.

Die Farben der See und des Himmels gingen ineinander über.

Gökyüzünün niçin mavi olduğunu biliyor musun?

Weißt du, warum der Himmel blau ist?

Orada gökyüzünün çok güzel olduğunu duyuyorum.

Der Himmel soll dort sehr schön sein.

Clyde Tombaugh gökyüzünün% 65'ini fotoğrafladı ve gece gökyüzünün fotoğraflarını inceleyerek binlerce saat harcadı.

Clyde Tombaugh photographierte 65 % des Himmels und verbrachte Tausende von Stunden mit der Begutachtung von Nachthimmelaufnahmen.

Gökyüzünün görünüşüne bakılırsa her an yağmur yağabilir.

Dem Himmel nach zu urteilen, könnte es jeden Moment anfangen zu regnen.

Gökyüzünün harika rengi az sonra yok oldu.

Die schöne Färbung des Himmels verblasste bald.

Tom gökyüzünün baş döndürücü yüksekliğinden şehre baktı.

Tom sah von der schwindelnden Höhe des Wolkenkratzers auf die Stadt hinab.

Gökyüzünün görünüşüne bakılırsa yarın hava iyi olacak.

Wie der Himmel ausschaut, wird es morgen schön.

- O, gökyüzünün dünyaya dokunduğu noktayı bulmak için uzun ve zorlu bir araştırmaya devam etti.
- Gökyüzünün Dünya'ya temas ettiği noktayı bulmak için bir arayışa girdi

Er zog nach dem Orte aus, da der Himmel die Erde berührt.