Translation of "Binanın" in German

0.007 sec.

Examples of using "Binanın" in a sentence and their german translations:

Binanın arkasına gitti.

Er ging zur Rückseite des Gebäudes.

Binanın önünde bekliyordu.

Sie wartete vor dem Gebäude.

Binanın yangın çıkışı yok.

Das Gebäude hat keinen Notausgang.

Binanın şekli hoşuma gidiyor.

- Die Form des Gebäudes gefällt mir.
- Mir gefällt die Gebäudeform.

Eski binanın yıkıldığını gördük.

Wir sahen, dass man das alte Gebäude abgerissen hatte.

Bu binanın sahibi benim.

- Ich bin der Besitzer dieses Gebäudes.
- Ich bin die Besitzerin dieses Gebäudes.

Çatısını görebildiğin binanın adı nedir?

Wie heißt das Gebäude, dessen Dach man dort sieht?

Binanın önünde bir araba var.

Es steht ein Auto vor dem Gebäude.

Araba, binanın önüne park edildi.

Das Auto ist vor dem Gebäude geparkt.

O, arabasını binanın arkasına parketti.

Er parkte das Auto hinter dem Gebäude.

Üç çocuk binanın kapısını açtı.

Drei Kinder öffneten die Tür des Gebäudes.

Birkaç eski binanın yıkılması gerekiyor.

Einige alte Gebäude müssen abgerissen werden.

Arabasını binanın önünde park etti.

Er parkte sein Auto vor dem Gebäude.

Bu binanın beş asansörü var.

- Das Haus hier hat fünf Aufzüge.
- In diesem Gebäude gibt es fünf Aufzüge.

Çelik binanın önünde güller var.

Es gibt Rosen vor der Stahlkonstruktion.

Çelik binanın arkasında güller var.

Es gibt Rosen hinter der Stahlkonstruktion.

Tom binanın önünde park etti.

Tom parkte vor dem Gebäude.

Bu binanın kaç katı var?

- Wie viele Stockwerke hat dieses Gebäude?
- Wie viele Etagen hat dieses Gebäude?

Her binanın bir adı vardır.

Jedes Gebäude hat einen Namen.

Tom arabasını binanın arkasına park etti.

Tom parkte das Auto hinter dem Gebäude.

O binanın ilk yardım çıkışı yok.

In diesem Gebäude gibt es keinen Notausgang.

Yangın binanın ikinci katında patlak verdi.

Im ersten Stock des Gebäudes brach ein Feuer aus.

Tom ve diğerleri binanın dışına koştu.

Tom und die anderen sind aus dem Gebäude gelaufen.

Birçok felaketzede çöken binanın enkazından kurtarıldı.

Aus den Trümmern des zusammengestürzten Gebäudes wurden viele Überlebende gerettet.

Araba o binanın karşısına park edilmiş.

Der Wagen steht gegenüber dem Gebäude.

Tom binanın dışında Mary'ye eşlik etti.

Tom geleitete Maria aus dem Gebäude.

Bu binanın yeşil bir çatısı var.

Dieses Gebäude hat ein grünes Dach.

O binanın girişini bulmak benim için zordu.

Ich konnte kaum den Eingang des Gebäudes finden.

İtfaiyeciler, yangını binanın arkasında kontrol altına alabildiler.

Es gelang der Feuerwehr, das Feuer in den hinteren Teil des Gebäudes zurückzudrängen.

Jet binanın üzerinden uçtuğunda pencere camları zangırdadı.

Als das Düsenflugzeug über das Gebäude flog, schepperten alle Fensterscheiben.

Bu yüksek katlı binanın beş asansörü var.

Dieses Hochhaus hat fünf Aufzüge.

Ofisim, o gri altı katlı binanın dördüncü katında.

- Mein Büro befindet sich im vierten Stock dieses grauen sechsstöckigen Gebäudes.
- Mein Büro befindet sich im dritten Obergeschoss des grauen, sechsgeschossigen Gebäudes dort.
- Mein Büro befindet sich im dritten Stock des grauen, sechsgeschossigen Gebäudes dort.

Savaş sırasında birçok tarihi binanın tahrip edilmesi üzücü.

Es ist traurig, dass viele historische Gebäude im Krieg zerstört wurden.

Bir bebek çöken binanın yıkıntıları arasından sağ çıkarıldı.

Ein Baby wurde lebend aus den Trümmern des eingestürzten Gebäudes geborgen.

Tom sadece satılık olan büyük bir binanın önünde duruyordu.

Tom stand unmittelbar vor einem großen Gebäude, das zum Verkauf angeboten wurde.

Tom'a ateş edildikten sonra güvenlik görevlileri tarafından binanın dışına kadar refakat edildi.

Tom wurde nach seiner Entlassung von Wachleuten der Sicherheit aus dem Gebäude eskortiert.

Bu tarihi binanın yıkımını önlemek için üç binin oldukça üzerinde kişi imza attı.

Weit über dreitausend Leute unterschrieben, um den Abriss dieses historischen Gebäudes zu verhindern.