Translation of "Araması" in German

Tom bir telefon araması bekliyor.

Tom erwartet einen Telefonanruf.

Tom bir uyandırma araması istedi.

Tom bestellte einen Weckruf.

Ben bir telefon araması yapabilir miyim?

Kann ich mal telefonieren?

Sadece hızlı bir Google araması yapayım.

Lass mich schnell Google befragen!

Onun saat 2.30'da onu araması bekleniyordu.

Sie sollte ihn um 14:30 Uhr anrufen.

Dün gece Tom'un Mary'yi araması gerekiyordu ama unuttu.

Tom sollte gestern Abend Maria anrufen, aber er hat es vergessen.

Bu kamu telefonunda kredi kartı araması yapabilir miyim?

Kann ich dieses öffentliche Telefon mit Kreditkarte benutzen?

- Telefon görüşmesi yapmam gerekiyor.
- Bir telefon araması yapmam gerekiyor.

Ich muss einen Anruf tätigen.

Sonbaharda stokladığı yiyecekler de tükenmiş durumda. Soğuk gecede yiyecek araması gerek.

Die Vorräte, die sie im Herbst anlegte, sind erschöpft. Sie muss in der kalten Nacht nach Nahrung suchen.

- Güvenlik timi arabada bomba araması yaptı.
- Güvenlik ekibi arabada patlayıcı kontrolü yaptı.

Der Sicherungstrupp durchsuchte den Wagen nach Sprengstoff.

İnsan gözlüksüz bir şey göremediğinden, gözlüğü yokken gözlük araması çok sinir bozucu bir şey.

Es ist sehr frustierend, zu versuchen, seine Brille wiederzufinden, wenn man ohne Brille nichts sieht.