Translation of "Unuttu" in Portuguese

Tom unuttu.

- Tom esqueceu.
- Tom se esqueceu.

Köpeği beslemeyi unuttu.

- Ele esqueceu de dar comida ao cachorro.
- Ele esqueceu de alimentar o cachorro.

Tom kuralları unuttu.

Tom esqueceu as regras.

O adını unuttu.

Ele esqueceu-se do nome dele.

Tom ne unuttu?

- O que Tom esqueceu?
- Que foi que o Tom esqueceu?

Parayı unuttu mu?

Ele esqueceu o dinheiro?

Mary şemsiyesini unuttu.

Mary esqueceu o guarda-chuva dela.

Tom gözlüğünü unuttu.

- Tom esqueceu seus óculos.
- Tom esqueceu os óculos dele.

Tom sütü unuttu.

Tom esqueceu o leite.

Tom şemsiyesini unuttu.

Tom esqueceu o guarda-chuva.

- O, arkadaşlarının tümünü unuttu.
- O, bütün arkadaşlarını unuttu.

Ele esqueceu-se de todos os amigos.

- Tom süt almayı unuttu.
- Tom süt satın almayı unuttu.

Tom esqueceu de comprar leite.

Kamerayı dikkatsizce otobüste unuttu.

Ele, descuidadamente, esqueceu a câmera no ônibus.

Oraya gitme sözünü unuttu.

Ele esqueceu a promessa de ir até lá.

O giysi getirmeyi unuttu.

Ele esqueceu de trazer roupas.

Ifaw çantasını dükkanda unuttu.

Ifaw esqueceu sua bolsa na loja.

Tom neredeyse konferansı unuttu.

Tom quase se esqueceu da reunião.

O, evlilik yıldönümünü unuttu.

Ele se esqueceu de seu aniversário de casamento.

Tom ekmek almayı unuttu.

Tom esqueceu de comprar pão.

Tom kapıyı kapatmayı unuttu.

Tom esqueceu de fechar a porta.

O, ışığı kapamayı unuttu.

Ele se esqueceu de apagar a luz.

O, şemsiyeyi otobüste unuttu.

Ele esqueceu o guarda-chuva no ônibus.

Tom ödemeyi unuttu mu?

Será que Tom se esqueceu de pagar?

Tom pencereyi kapatmayı unuttu.

Tom esqueceu de fechar a janela.

Tom zaten seni unuttu.

- Tom já se esqueceu de você.
- O Tom já te esqueceu.
- O Tom já esqueceu vocês.

Bunu nasıl yapacağını unuttu.

Ela esqueceu-se de como fazê-lo.

O bunu tekrar unuttu.

Ele esqueceu de novo.

O kendi adını unuttu.

Ele esqueceu seu próprio nome.

O onun adını unuttu.

- Ele esqueceu o nome dela.
- Ele se esqueceu do nome dela.

Tom tuvaleti temizlemeyi unuttu.

Tom esqueceu de dar descarga.

Tom kirasını ödemeyi unuttu.

- Tom se esqueceu de pagar o aluguel.
- O Tom esqueceu de pagar o aluguel.

O ona yazmayı unuttu.

Ela esqueceu de escrever a ele.

Sözlüğümü geri vermeyi unuttu.

Ele esqueceu de devolver meu dicionário.

Tom ışığı kapatmayı unuttu.

Tom se esqueceu de apagar a luz.

Tom faturayı ödemeyi unuttu.

Tom esqueceu-se de pagar a conta.

Tom kapıyı kilitlemeyi unuttu.

Tom esqueceu de trancar a porta.

Tom ödevini yapmayı unuttu.

O Tom se esqueceu de fazer a lição de casa.

Tom, Mary'nin adresini unuttu.

Tom esqueceu o endereço de Maria.

Tom sobayı kapatmayı unuttu.

Tom esqueceu de desligar o fogão.

Tom kamerasını getirmeyi unuttu.

- Tom esqueceu de trazer a sua câmara.
- Tom esqueceu-se de trazer a sua câmara.

Tom ellerini yıkamayı unuttu.

Tom esqueceu de lavar as mãos.

Tom anahtarı kilitte unuttu.

Tom esqueceu a chave na fechadura.

Herkes doğum günümü unuttu.

- Todo mundo esqueceu o meu aniversário.
- Todos esqueceram o meu aniversário.

Tom bakkaliye listesini unuttu.

Tom esqueceu a lista de compras.

Mary cüzdanını arabada unuttu.

Maria esqueceu a bolsa dela no carro.

Tom ışıkları kapatmayı unuttu.

- O Tom se esqueceu de desligar as luzes.
- O Tom esqueceu de desligar as luzes.

Tom evlilik yıl dönümünü unuttu.

Tom se esqueceu de seu aniversário de casamento.

Tom karısının doğum gününü unuttu.

Tom esqueceu o aniversário da esposa.

Tom şemsiyesini nereye bıraktığı unuttu.

Tom esqueceu onde deixara o guarda-chuva.

Tom kendi doğum gününü unuttu.

Tom esqueceu o seu próprio aniversário.

Tom arka kapıyı kilitlemeyi unuttu.

Tom esqueceu de trancar a porta dos fundos.

Annem salataya tuz eklemeyi unuttu.

- Minha mãe esqueceu de salgar a salada.
- Minha mãe esqueceu-se de pôr sal na salada.

Tom banyo kapısını kilitlemeyi unuttu.

Tom esqueceu de trancar a porta do banheiro.

Fırıncı hamura tuz atmayı unuttu.

O padeiro esqueceu-se de colocar sal na massa.

Bay Cameron kızını barda unuttu.

O sr. Cameron esqueceu a filha na taverna.

Tom tenis raketini getirmeyi unuttu.

Tom esqueceu-se de trazer sua raquete de tênis.

Tom önemli bir şey unuttu.

O Tom esqueceu uma coisa importante.

Tom Mary'nin köpeğini beslemeyi unuttu.

Tom esqueceu de alimentar o cachorro de Mary.

Tom Mary'nin telefon numarasını unuttu.

Tom esqueceu o número de telefone de Maria.

Sanırım Tom onu yapmayı unuttu.

Eu acho que Tom esqueceu de fazer isso.

Tom Mary'nin arabasındaki şemsiyesini unuttu.

Tom esqueceu o guarda-chuva no carro de Mary.

Tom, Mary'nin doğum gününü unuttu.

Tom esqueceu o aniversário de Mary.

Tom elektrik faturasını ödemeyi unuttu.

Tom esqueceu de pagar a conta de energia.

Bazıları ise Osmanlıyı çoktan unuttu bile

alguns já esqueceram o otomano

Ona bir hediye satın aldığını unuttu.

Ele esqueceu que tinha comprado um presente para ela.

O ilk evlilik yıl dönümünü unuttu!

Ela se esqueceu de seu primeiro aniversário de casamento!

Tom Fransızca ev ödevini yapmayı unuttu.

Tom se esqueceu de fazer o dever de casa de francês.

Tom sözlüğümü bana geri vermeyi unuttu.

Tom esqueceu de devolver o meu dicionário.

O, ona bir hediye aldığını unuttu.

Ela esqueceu que lhe comprou um presente.

Tom dün akşam Mary'yi aramayı unuttu.

Tom esqueceu de ligar para Maria ontem à noite.

Tom bu sabah ilacını almayı unuttu.

Tom se esqueceu de tomar seu remédio hoje de manhã.

Tom zaten senin hakkındaki her şeyi unuttu.

Tom já esqueceu tudo sobre você.

O, onun için bir hediye almayı unuttu.

Ele esqueceu de comprar um presente para ela.

Tom Mary'ye ne söylemeyi planladığını söylemeyi unuttu.

Tom esqueceu de contar para Mary o que ele havia planejado contar a ela.

Tom Mary için çiçekler almaya niyet etmişti ama unuttu.

Tom pretendia comprar flores para Maria, mas se esqueceu.

O, dün gece onu aramak için söz verdiğini unuttu.

Ela esqueceu que prometera ligar para ele noite passada.

Konuşmasının bir bölümünü unuttu ve bir süre doğaçlama yapmak zorunda kaldı.

Ele esqueceu parte de seu discurso e teve que improvisar por um tempo.