Translation of "Yavruları" in French

Erkek, yavruları bulursa...

S'il trouve ses petits,

Kedi yavruları çocuklarla oynamaktadır.

Les chatons jouent avec les enfants.

Ne şirin köpek yavruları!

Quels adorables chiots !

Deneyimsiz fok yavruları kolay hedef.

Les jeunes otaries inexpérimentées sont des cibles faciles.

Ama yavruları koruyan bunca anne varken...

Mais avec tant de mères protectrices aux alentours,

Yanında yavruları olduğundan arka sokaklardan ilerliyor.

Ses petits dans son sillage, elle prend les petites rues.

Karayip flamingo yavruları çok hızlı büyür.

Les poussins des flamants des Caraïbes grandissent très vite.

Bu kadar küçük puma yavruları nadiren görülür.

Il est rare de voir des pumas aussi jeunes.

Yavruları da pek bir şey avlayacakmış gibi değil.

Et ses petits ne semblent pas prêts à se débrouiller.

Yavruları üç kilometre uzakta. Büyük erkek de hâlâ bölgede.

Ses petits sont à trois kilomètres. Et le grand mâle rôde toujours.

Normalde, anneleri doğum yapınca su samuru yavruları aileden ayrılır.

Normalement, les petits partent lorsque leur mère accouche à nouveau.

Sadece analar ile yavruları yakın ve uzun süreli ilişki sürdürür.

Seuls les mères et leurs petits entretiennent des liens forts et durables.