Translation of "Yapamayacağını" in French

0.005 sec.

Examples of using "Yapamayacağını" in a sentence and their french translations:

Ne yapamayacağını bilmiyordu.

Il ne savait pas ce qu'il ne pouvait pas faire.

Tom'a onu yapamayacağını söyle.

- Dis à Tom que tu ne sais pas le faire.
- Dites à Tom que vous ne pouvez pas le faire.

Onu yapabilip yapamayacağını merak ediyorum.

Je me demande si tu pourrais faire ça.

Denemedikçe onu yapamayacağını nasıl biliyorsun?

- Comment savez-vous que vous ne pouvez pas, à moins d'essayer ?
- Comment sais-tu que tu ne peux pas, à moins d'essayer ?

Onu yapamayacağını sana düşündüren ne?

Qu'est-ce qui te fait croire que tu n'en seras pas capable ?

Tom Mary'nin onu yapamayacağını düşünüyordu.

Tom pensait que Mary ne serait pas capable de le faire.

Tom'un bunu yapamayacağını herkes biliyor.

Tout le monde sait que Tom ne peut pas faire cela.

Denemezsen onu yapabilip yapamayacağını asla bilmeyeceksin.

Vous ne saurez jamais si vous pouvez réussir ou pas si vous n'essayez pas.

Onu tekrar yapabilip yapamayacağını merak ediyorum.

Je me demande si je peux le refaire.

Onu yarın yapabilip yapamayacağını bana bildir.

- Fais-moi savoir si tu peux le faire demain.
- Faites-moi savoir si vous pouvez le faire demain.

Tom'a Mary'nin onu yapıp yapamayacağını sor.

Demandez à Tom si Marie peut faire ça.

Tom'un onu yapamayacağını sana düşündüren ne?

Qu'est-ce qui te fait penser que Tom ne peut pas faire cela?

Bana bir iyilik yapıp yapamayacağını merak ediyorum.

Je me demande si vous pourriez me faire une faveur.

Hayatta büyük zevk insanların yapamayacağını söylediği şeyi yapmaktır.

Le grand plaisir de la vie, c'est de faire ce que les gens disent que vous ne pouvez pas faire.

Tom Mary'den ona bir sandviç yapıp yapamayacağını sordu.

Tom demanda à Marie si elle pouvait lui faire un sandwich.

Sen onun bunu yapamayacağını bilirken neden Tom'un onu yapmasını istedin?

- Pourquoi avez-vous demandé à Tom de faire cela, alors que vous saviez qu'il ne le pouvait pas ?
- Pourquoi as-tu demandé à Tom de faire cela, alors que tu savais qu'il ne pouvait pas ?

Bir şey satın almadan önce kendine onsuz yapabilip yapamayacağını sorsan iyi olur.

Avant d'acheter quoi que ce soit, tu devrais te demander si tu ne peux pas faire sans.

- Senin bunu bir yardım almadan yapamayacağını biliyorum.
- Bunu, bir yardım almadan yapamayacağınızı biliyorum.

- Je sais que tu ne seras pas capable de faire ça sans aide.
- Je sais que vous ne pourrez pas faire cela sans aide.