Translation of "Sahildeki" in French

sahildeki geçmiş zamanlar,

des moments passés à la plage,

Sahildeki taşları toplamayı severim.

J'adore ramasser des galets, à la plage.

Sahildeki kaplumbağaları görmek için gittik.

Nous sommes allés observer les tortues à la plage.

Sahildeki ölü balıklar kokmaya başlıyor.

Le poisson mort sur la plage commence à sentir.

Tom sahildeki bütün güzel kadınları fark etmekten kendini alamadı.

Tom ne pouvait pas s'empêcher de remarquer toutes les belles femmes sur la plage.