Translation of "Hapishaneye" in French

Hapishaneye girebilirim.

Je pourrais aller en prison.

Hapishaneye gitmek istemiyorum.

Je ne veux pas aller en prison.

Hapishaneye dönmek istemiyorum.

Je ne veux pas retourner en prison.

Tom hapishaneye gitmeyecek.

Tom n'ira pas en prison.

Okul bir hapishaneye benziyor.

L'école ressemble à une prison.

Tom'un hapishaneye gitmesini istemiyorum.

- Je ne veux pas que Tom aille en prison.
- Je ne veux pas qu'ils mettent Tom en prison.

Hapishaneye gitmeyi hak etmedim.

Je ne méritais pas d'aller en prison.

- Hapishaneye gitmek istemezsiniz, değil mi?
- Hapishaneye gitmek istemezsin, değil mi?

- Tu ne veux pas aller en prison, si ?
- Vous ne voulez pas aller en prison, si ?

''The Boat'' adlı hapishaneye gönderildi.

entre une station d'épuration et un marché aux poissons.

Danimarka bir tane hapishaneye sahiptir.

Le Danemark a une prison.

Gerçekten hapishaneye geri gitmek istemiyorum.

Je ne veux vraiment pas retourner en prison.

Camilerden birini bir hapishaneye dönüştürdüler.

Ils ont transformé une des mosquées en une prison.

O okul tam bir hapishaneye benziyor.

- Cette école ressemble vraiment à une prison.
- Cette école ressemble à une prison.

Bir hırsız için, tüm yollar hapishaneye çıkar.

Pour un voleur, toutes les routes mènent en prison.

- Hapishaneye gitmek istiyor musun?
- Hapishaneye gitmek istiyor musunuz?
- Hapse gitmek istiyor musun?
- Hapse mi girmek istiyorsun?

Est-ce que tu veux aller en prison ?

- Polis seni içeriye atacak.
- Polis seni hapse koyacak.
- Polis seni hapishaneye koyacak.
- Polis seni hapse atacak.

La police te mettra en prison.