Translation of "Gününe" in French

0.006 sec.

Examples of using "Gününe" in a sentence and their french translations:

Cuma gününe kadar cevabını öğrenmeliyim.

- J'ai besoin de connaître votre réponse pour vendredi.
- J'ai besoin de connaître ta réponse pour vendredi.
- J'ai besoin de connaître votre réponse d'ici vendredi.

Pazar gününe kadar bitirmen zorunlu.

- Il est impératif que vous finissiez pour dimanche.
- Il est impératif que tu finisses pour dimanche.

Bunu cuma gününe kadar yapamayız.

Nous ne pouvons pas faire ceci d'ici vendredi.

Pazar gününe kadar gitmiş olacağım.

- Je serai absent jusqu'à dimanche.
- Je serai absente jusqu'à dimanche.

Salı gününe kadar sizden haber bekleyeceğim.

J'attends des nouvelles de toi mardi.

Parti önümüzdeki salı gününe kadar ertelendi.

La fête a été reportée à mardi.

Gelecek tatil bir Pazar gününe rastlıyor.

Le prochain jour férié tombe un dimanche.

Çarşamba gününe kadar kağıdını masama koy.

- Je veux votre papier sur mon bureau d'ici mercredi.
- Je veux ton papier sur mon bureau d'ici mercredi.

Onu gelecek pazartesi gününe kadar yapamam.

Je ne peux pas faire ça avant lundi prochain.

Noel bu yıl Pazar gününe denk geliyor.

Noël tombe un dimanche cette année.

Bu yıl doğum günüm cuma gününe rastlıyor.

Mon anniversaire tombe un vendredi cette année.

Tom önümüzdeki pazartesi gününe kadar Boston'dan ayrılamaz.

Tom ne peut pas quitter Boston avant lundi prochain.

Toplantıyı önümüzdeki pazar gününe taşımaya karar verdik.

Nous avons décidé de déplacer la réunion à dimanche prochain.

Pazartesi gününe kadar kağıtlarımızı teslim etmemiz gerekiyor.

Nous sommes supposés rendre nos devoirs aujourd'hui.

Tom muhtemelen pazartesi gününe kadar kalmak isteyecektir.

Tom va probablement vouloir rester jusqu’à lundi.

Ve sığınma duruşması gününe sağ salim ulaşabilseler bile

Et s'ils survivent assez longtemps pour se rendre à leur audience,

Zirvedeki sekiz oyuncu turnuvanın dokuzuncu gününe kadar dayandı.

Les huit meilleurs joueurs ont survécu au neuvième jour de tournoi.

Ben önümüzdeki Perşembe gününe kadar bu işi istiyorum.

Je veux ce travail pour jeudi prochain.

Bu yıl, Sevgililer günü bir perşembe gününe düşüyor.

Cette année, la Saint-Valentin tombe un jeudi.

Çevirmen çevirinin pazartesi gününe kadar hazır olacağını söyledi.

- Le traducteur a dit que la traduction serait prête d'ici à lundi.
- La traductrice a dit que la traduction serait prête d'ici à lundi.

Lütfen bu ayın son gününe kadar evraklarını teslim et.

- Soumettez s'il vous plaît le rapport avant la fin du mois.
- Soumettez s'il vous plaît le rapport avant le dernier du mois.

Bu yıl Sevgililer Günü bir pazar gününe denk geliyor.

Cette année, la Saint-Valentin tombe un dimanche.

Babamın doğum günü bu yıl pazar gününe denk geliyor.

Cette année, l'anniversaire de mon père tombe un dimanche.

Arabam bu sabah bozuldu ve cuma gününe kadar tamir edilmeyecek.

Ma voiture est tombée en panne ce matin et ne sera pas réparée avant vendredi.

- Önümüzdeki sene doğum günüm Pazara denk gelecek.
- Gelecek yıl doğum günüm pazar gününe rastlayacak.

L'année prochaine mon anniversaire tombera un dimanche.