Translation of "Zorunluluğu" in English

0.007 sec.

Examples of using "Zorunluluğu" in a sentence and their english translations:

Kıyafet zorunluluğu yok.

There is no dress code.

Okulda kıyafet zorunluluğu var.

The school has a dress code.

Vize alma zorunluluğu uğraştırıcıdır.

Having to get a visa is a hassle.

Bir kıyafet zorunluluğu var mı?

Is there a dress code?

Ve korumayla dövüşme zorunluluğu ilginç değil mi?

it's mandatory to fight all the [inaudible] with protection?

14 yaşından itibaren Hollanda'da kimlik taşımak zorunluluğu vardır.

From the age of 14 one is obliged to carry ID in Holland.

- Her şeyin bedelinin ödenmesi gerekiyor.
- Her şey ücretli.
- Her şey için ödeme yapılma zorunluluğu var.

Everything has to be paid for.