Translation of "Kimlik" in English

0.012 sec.

Examples of using "Kimlik" in a sentence and their english translations:

Sonuncusu, kimlik.

Finally, identity.

Son olarak, kimlik.

Finally, identity.

Kimlik yere bağlıdır.

The identity is related to the place.

Hiçbir kimlik taşımıyorum.

I'm not carrying any identification.

Bir kimlik göreyim.

Let me see some ID.

- Tom kimlik hırsızlığının kurbanıydı.
- Tom bir kimlik hırsızlığının kurbanıydı.

Tom was the victim of identity theft.

Beyaz kimlik politikalarını benimseyeceği

would embrace or at least accept

Bu yolla, kültürel kimlik

In this way, cultural identity

Bir kimlik görebilir miyim?

Can I see some ID?

Bir kimlik görmem gerekecek.

I'm going to need to see some ID.

Tom bir kimlik çıkardı.

Tom pulled out some ID.

Bana kimlik kartınızı gösterin.

Show me your ID card.

Bu benim kimlik kartım.

This is my I.D. card.

Kimlik fotoğrafına ihtiyacım var.

I need a passport photo.

Öğrenci kimlik kartınızı getirin.

Bring your student ID card.

Bir sahta kimlik kullandım.

I used a fake ID.

Küresel dünya ile ulusal kimlik

one of my anxieties versus the globalized world

O bir sahte kimlik kullandı.

She used a fake I.D.

Fotoğraflı bir kimlik görmem gerekecek.

I'm going to need to see a photo ID.

Geçerli bir kimlik belgesi gereklidir.

Proper ID is required.

Tom sahte bir kimlik kullandı.

Tom used a fake ID.

Pasaport geçerli bir kimlik belgesidir.

A passport is a valid form of identification.

Tom kimlik hırsızlığının bir kurbanı.

Tom is a victim of identity theft.

Tom açıkça kimlik bilgilerine sahip.

Tom clearly has the credentials.

Kimlik politikasının ötesine geçmemiz gerek.

We need to move beyond identity politics.

Sami sahte bir kimlik çıkardı.

Sami pulled out a fake ID.

Lütfen bana kimlik kartını göster.

Please show me your ID card.

Cinsiyeti bir kimlik olarak düşünmeyi bırakmalıyız.

We need to stop thinking of gender as an identity.

şehir merkezinde durdurulup kimlik sorulmasına alışmıştık.

until the police memorized our faces.

Ve cinsel kimlik karmaşası yaşamış olabilirler

and ambivalent by their gender -

O sahte bir kimlik kartı kullanıyordu.

He used a fake I.D.

Daha sonra, yeni bir kimlik üstlendiler.

Afterwards, he assumed a new identity.

Tom barmene sahte kimlik kartı gösterdi.

Tom showed the bartender a fake ID card.

Bana bir kimlik gösterir misiniz, lütfen?

Would you show me some ID, please?

kimlik için kendi resmine ihtiyacın olacak

You'll need a photograph of yourself for identification.

Tom kesinlikle doğru kimlik bilgilerine sahip.

Tom certainly has the right credentials.

Sahte kimlik almak ne kadar zor?

How hard is it to get a fake ID?

Sami sahte bir kimlik elde etti.

Sami obtained a fake ID.

İnternette gizliliğime önem vermiyordum, ama geçenlerde bir kimlik hırsızı benim kimlik bilgilerimle banka hesabımı boşalttı.

I didn't use to care about my online privacy but lately an identity thief impersonated me and emptied my bank account.

Kimlik kartımızı almak için bizzat bulunmamız gerekiyor.

We have to show up to pick up our ID documents,

Para ödülünün verildiği kadın sahte kimlik kullanmıştı.

The woman to whom the prize money was given had faked her identity.

Fakat renk, ulusal kimlik ifadesinin yanı sıra,

But as well as a statement of national identity,

Buna göre, değişen toplumda değişmiş bir kişisel kimlik

And a changed society reflects a changed sense of personal identity

Bu mahalleyi hem kimlik hem de nüfus anlamında

they've actually helped to trigger a gentrification push

Kimlik kartı olan herhangi bir öğrenci kütüphaneye girebilir.

Any student with an I.D. card has access to the library.

Bu şimdiye kadar gördüğüm en iyi sahte kimlik.

This is the best fake ID I've ever seen.

14 yaşından itibaren Hollanda'da kimlik taşımak zorunluluğu vardır.

From the age of 14 one is obliged to carry ID in Holland.

Biz kimlik belgelerimizi güvenlik masasına göstermek zorunda kaldık.

We had to show our papers at the security desk.

O, bara girmek için bir sahte kimlik kartı kullandı.

She used a fake identification card to get into the bar.

ABD'de, genellikle alkol satın almak için kimlik göstermek zorundasınız.

In the U.S., you usually have to show identification in order to buy alcohol.

Türk neyse ben o olmayanım diye bir kimlik inşa ediyor.

They build an identity saying I am not what Turks are .

Tom yakalanmaktan kurtulup yeni bir hayata başlamak için estetik ameliyat olup kimlik değiştirdi.

Tom underwent plastic surgery and changed his identity to evade capture and start a new life.

- Barda Tom'un kimliğine bakıldı.
- Tom'a barda kimliği soruldu.
- Tom'a barda kimlik ve yaş kontrolü yapıldı.

Tom got carded at the bar.

Uzun bir bekleyişten sonra, ona kimlik olarak onun doğum belgesinin onaylı bir nüshasını alması gerektiği söyleniyor.

After a long wait in line, she was told she should get a certified copy of her birth certificate as identification.