Translation of "Tutmasını" in English

0.003 sec.

Examples of using "Tutmasını" in a sentence and their english translations:

Ona sözünü tutmasını söyledim.

I told him to keep his promise.

Hiç kimsenin not tutmasını istemiyorum!

I don't want anyone to take notes!

Ona sözünü tutmasını tavsiye ettim.

I advised him to keep that promise.

Tom'a sözünü tutmasını tavsiye ettim.

I advised Tom to keep his promise.

Tom Mary'ye pencereleri açık tutmasını söyledi.

Tom told Mary to keep the windows opened.

Tom Mary'ye kapıyı kapalı tutmasını söyledi.

Tom told Mary to keep the door closed.

Tom, Mary'nin onun elini tutmasını istemedi.

Tom didn't want Mary to hold his hand.

O ona sözünü tutmasını tavsiye etti.

She advised him to keep his promises.

Fadıl, Leyla'ya silahını Rami'ye tutmasını söyledi.

Fadil told Layla to hold the gun on Rami.

Tom, Mary'den sözlerini tutmasını tavsiye etti.

Tom advised Mary to keep her promises.

Tom, Mary'den yükünü hafif tutmasını istedi.

Tom asked Mary to pack light.

Ona onu kötü arkadaşlarından uzak tutmasını söyledi.

She told him to keep away from bad friends.

Tom'un bir günlük tutmasını öneren kişi bendim.

I was the one who suggested Tom keep a journal.

Tom'a onu gizli tutmasını tavsiye etmem gerekirdi.

- I should've advised Tom to keep it secret.
- I should have advised Tom to keep it secret.

Avukat yargıca suçlananların yaşlarını göz önünde tutmasını rica etti.

The lawyer asked the judge to make allowance for the age of the accused.

- Tom, Mary'den yanına fazla eşya almamasını istedi.
- Tom, Mary'den yükünü hafif tutmasını istedi.
- Tom, Mary'den yanına fazla şey almamasını istedi.

Tom asked Mary to pack light.