Translation of "Süpermarketin" in English

Tom bir süpermarketin sahibi.

Tom is the owner of a supermarket.

Süpermarketin nerede olduğunu bilmiyorum.

I don't know where the supermarket is.

Ben, süpermarketin açıldığını ilan ettim.

I declare this supermarket open.

Tom süpermarketin önünde Mary'yi bekliyor.

Tom is waiting for Mary in front of the supermarket.

Süpermarketin nerede olduğunu biliyor musun?

Do you know where the supermarket is?

Gittiğim yerdeki süpermarketin fiyatları makul.

The prices at the supermarket where I go are reasonable.

Süpermarketin büyük bir mal stoku var.

The supermarket has a large stock of merchandise.

Yerel süpermarketin organik bir bölümü var.

The local supermarket has an organic section.

Eve giderken süpermarketin yanında durmayı unutma.

Don't forget to stop by the supermarket on your way home.

O süpermarketin ne zaman kapattığını biliyor musun?

Do you know what time that supermarket closes?