Translation of "Kumaş" in English

Güzel bir kumaş.

It's a beautiful fabric.

Bu kumaş yumuşak.

This cloth feels smooth.

Siyah kumaş ışık emer.

Black cloth absorbs light.

Kumaş parlak kırmızıya boyandı.

The cloth was dyed bright red.

Bu kumaş kolayca lekelenir.

This fabric stains easily.

Bu kumaş iyi dayanır.

This fabric wears well.

Onlar İngiltere'den kumaş getiriyorlar.

They bring cloth from England.

Bu kumaş çok yumuşak.

This fabric is very soft.

O kumaş çok sert.

That cloth is very rough.

Bu kumaş çok kalın.

This cloth is very thick.

O kumaş pamuktan yapılır.

That cloth is made from cotton.

Bu kumaş uzun dayanmaz.

This cloth will not last long.

Bu kumaş kolay yırtılır.

This cloth tears easily.

Bu kumaş cildine yapışır.

This cloth adheres to the skin.

Bu kumaş iyi ütülenir.

This cloth irons well.

- Bu kumaş elbise için uygun değil.
- Bu kumaş elbiselik değil.

- This material is not suitable for a dress.
- This material isn't suitable for a dress.

Elbiseler yapmak için kumaş kullanırız.

We use cloth to make clothes.

Daha kaliteli kumaş, daha pahalıdır.

The better quality of cloth is more expensive.

Bu kumaş yıkandığında çok süner.

This cloth stretches a great deal when it's washed.

Ne kadar kumaş satın aldın?

How much fabric did you buy?

Bu kumaş yarda ile satılır.

This cloth is sold by the yard.

Bu kumaş kadife gibi hissettiriyor.

This cloth feels like velvet.

Bir çift kadife kumaş olabilir.

it can be a pair of corduroys

Tüm şehri kurmak için kumaş kullanılmış.

fabric is used to build this entire city.

Kız kardeşim beş yarda kumaş aldı.

My sister bought five yards of cloth.

Ben birçok tipte kumaş satın aldım.

I bought many types of cloth.

Bu kumaş çok yıkamaya dayanıklı değildir.

This cloth won't stand much washing.

Ben çeşitli kumaş parçaları satın aldım.

- I bought many types of cloth.
- I bought various pieces of cloth.

Mary büyük kumaş parçalarını bayrağa dikiyordu.

Mary was sewing large pieces of fabric into a flag.

Bu kumaş ona göre daha üstün.

This cloth is superior to that.

Kaba kumaş çocuğun nazik cildini incitti.

The rough material hurt the child's tender skin.

O bir yarda kumaş satın aldı.

She bought a yard of cloth.

- Bu malzeme bir elbise için uygun değildir.
- Bu kumaş elbise için uygun değil.
- Bu kumaş elbiselik değil.

- This material is not suitable for a dress.
- This material isn't suitable for a dress.

Denimin aslında fitilli kumaş türü olduğunu biliyor muydunuz?

Did you know that denim is actually a type of twill fabric?

Bu tür kumaş hem ucuz hem de sağlam.

This kind of cloth is both cheap and sturdy.

O bir elbise için altı yarda kumaş aldı.

She bought six yards of cloth for a dress.

Bu tüyler gibi, kumaş gevşer ve küçük mikrofiberler dökülür.

like this fleece, the fabric is pulled loose and tiny microfibers fall out.

Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm.

- I had a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.
- I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.