Translation of "Korkunun" in English

Korkunun ne olduğunu bilmiyorum.

I don't know what fear is.

Korkunun bir anlamı vardı.

There was a sense of fear.

Korkunun bir adı vardır.

Horror has a name.

O korkunun anlamını bilmiyor.

He doesn't know the meaning of fear.

Korkunun beni ele geçirmememesi için

I mustered up every ounce of courage inside me

Bana cesaretin korkunun olmayışı değil,

What he showed me is that courage is not an absence of fear;

Korkunun ne olduğunu biliyor musun?

Do you know what fear is?

Korkmamız gereken tek şey, korkunun kendisidir.

The only thing we have to fear is fear itself.

Tom korkunun onu durdurmasına izin vermedi.

Tom didn't let fear stop him.

Korkunun nasıl bir his olduğunu biliyorum.

I know what fear feels like.

Korkacak bir şeyin yok, korkunun kendisi hariç.

You have nothing to fear but fear itself.

- Uçmaktan korktuğunu biliyorum.
- Uçak korkunun olduğunu biliyorum.

- I know you're afraid of flying.
- I know that you're afraid of flying.

Tehlike her zaman korkunun gözlerinden daha büyük görünüyor.

Danger always looks bigger through the eyes of fear.

Bir hayalet içe dönük bir korkunun dışa dönük ve görünür işaretidir.

A ghost is an outward and visible sign of an inward fear.