Translation of "Kalabilirsin" in English

0.008 sec.

Examples of using "Kalabilirsin" in a sentence and their english translations:

Kalabilirsin.

You can stay.

Sen kalabilirsin.

You may stay.

Burada kalabilirsin.

You can stay in here.

Benimle kalabilirsin.

- You can stay with me.
- You can stay with us.

Bizimle kalabilirsin.

You can stay with us.

Okula geç kalabilirsin.

You may be late for school.

Şimdilik bizimle kalabilirsin.

You can stay with us for the time being.

Kalmak istersen kalabilirsin.

If you want to stay, you can stay.

Olduğun yerde kalabilirsin.

You may as well stay where you are.

İstediğin kadar kalabilirsin.

You can stay as long as you like.

Sen anonim kalabilirsin.

You may remain anonymous.

Benim evde kalabilirsin.

You can stay at my house.

Hoşuna giderse kalabilirsin.

You can stay if you like.

Tabii ki kalabilirsin.

Of course you can stay.

Belki Tom'larda kalabilirsin.

Maybe you can stay at Tom's.

İstediğin sürece kalabilirsin.

You may stay as long as you want.

İstiyorsan burada kalabilirsin.

You may stay here if you want to.

Şimdilik benimle kalabilirsin.

You may stay with me for the time being.

Benim odamda kalabilirsin.

You can stay in my room.

Sen burada kalabilirsin.

You may stay here.

- İstediğin sürece burada kalabilirsin.
- Burada istediğin kadar kalabilirsin.

You may stay here as long as you like.

Sessiz olmak koşuluyla kalabilirsin.

- You can stay if only you are quiet.
- You can stay only if you are quiet.
- You can stay only if you're quiet.

Yalnızca sessiz kalısan, kalabilirsin.

- You can stay if only you are quiet.
- You can stay only if you are quiet.

Sen benim yerimde kalabilirsin.

You can stay at my place.

İstediğin sürece burada kalabilirsin.

- You may stay here as long as you want.
- You may stay here as long as you want to.

Bu geceye kadar kalabilirsin.

You can stay till tonight.

İstediğin sürece evimde kalabilirsin.

You may stay at my house as long as you like.

Bu arada, bizimle kalabilirsin.

Meanwhile, you can stay with us.

Bu gece benimle kalabilirsin.

You can stay tonight with me.

Ne kadar süre kalabilirsin?

How long can you stay?

Hoşuna giderse burada kalabilirsin.

You can stay here if you like.

Benim konuk evimde kalabilirsin.

You can stay in my guest house.

Burada kaç ay kalabilirsin?

How many months can you stay here?

Akşam yemeği için kalabilirsin.

You can stay for dinner.

Belki de bizimle kalabilirsin.

Maybe you could stay with us.

İstersen Boston'da bizimle kalabilirsin.

You could stay with us in Boston if you want.

Bu gece bizimle kalabilirsin.

You can stay with us tonight.

- Sessiz kaldığın sürece burada kalabilirsin.
- Sessiz durduğun sürece burada kalabilirsin.

- You can stay here as long as you keep quiet.
- You may stay here as long as you keep quiet.

İstersen bütün gece burada kalabilirsin.

You can stay here all night if you want.

İstersen bir süre burada kalabilirsin.

You can stay here for a while if you want to.

Tom'a yardım etmek zorunda kalabilirsin.

You may have to help Tom.

Kar bitene kadar burada kalabilirsin.

You can stay here till the snow stops.

Gece burada kalabilirsin, sorun yok.

You can stay the night here; there is no problem.

Bize yardımcı olmak zorunda kalabilirsin.

You may have to help us.

Eğer Boston'a gelirsen bizimle kalabilirsin.

If you ever come to Boston, you're welcome to stay with us.

İstersen bu gece burada kalabilirsin.

You may stay here tonight, if you like.

Burada ne kadar istersen kalabilirsin.

You may stay here as long as you like.

Sessiz olduğun sürece bu odada kalabilirsin.

- So long as you keep quiet, you can stay in this room.
- As long as you keep quiet, you can stay in this room.

İstediğin zaman gidebilirsin ya da kalabilirsin.

You may go or stay at will.

Gidebilirsin ya da kalabilirsin, nasıl isterseniz.

You can go or stay, as you wish.

Onu tek başına yapmak zorunda kalabilirsin.

You may have to do that by yourself.

Eğer istersen geç saatlere kadar kalabilirsin.

You can stay up late if you want.

Biraz daha fazla ödemek zorunda kalabilirsin.

You may have to pay a little more.

- İstediğin kadar kalabilirsin.
- Dilediğiniz kadar kalabilirsiniz.

Stay up as long as you want.

Herhangi bir gürültü yapmadığın sürece burada kalabilirsin.

You can stay here as long as you don't make any noise.

Geceleyin burada kalabilirsin ama sabahleyin ayrılmak zorundasın.

You may stay here for the night, but you'll have to leave in the morning.

- İstersen gece burada kalabilirsin.
- Dilerseniz geceyi burada geçirebilirsiniz.

- You can stay here tonight if you want.
- You can stay the night if you want.

- Kar durana kadar burada kalabilirsin.
- Kar dinene kadar burada kalabilirsiniz.

- You can stay here till the snow stops.
- You can stay here until the snow stops.

Kapı uymuyorsa, düzgün şekilde kapanana kadar ahşabı biraz rendelemek zorunda kalabilirsin.

If the door doesn't fit, you might have to shave off a bit of the wood until it closes properly.

Bulsan da telefona verdiğin fiyattan daha fazla bir fiyat vermek zorunda kalabilirsin

Even if you find you may have to give a price more than your phone

Her zaman bir kahraman olmak imkansızdır ama her zaman bir erkek kalabilirsin.

It is impossible to be always a hero, but you can always remain a man.

- Kar yağışı durana kadar, burada kalabilirsiniz.
- Kar durana kadar burada kalabilirsin.
- Kar dinene kadar burada kalabilirsiniz.

- You can stay here till the snow stops.
- You can stay here until the snow stops.