Translation of "Inanmıyordum" in English

0.003 sec.

Examples of using "Inanmıyordum" in a sentence and their english translations:

Büyükbabama hiç inanmıyordum.

I didn't believe a word my grandfather said.

Ben buna hâlâ inanmıyordum.

I still didn't believe it.

Tom'un onu yapacağına inanmıyordum.

- I didn't believe Tom would do it.
- I didn't believe that Tom would do it.

İlk başta Tom'a inanmıyordum.

At first, I didn't believe Tom.

Tom'un bunu yapacağına inanmıyordum.

I didn't believe Tom would ever do it.

- Üzgünüm size inanmıyordum.
- Size inanmadığım için üzgünüm.

- I'm sorry I didn't believe you.
- I'm sorry that I didn't believe you.

- Doğurma mucizesine tanık olana kadar mucizelere inanmıyordum.
- Mucizelere inanmıyordum, ta ki doğurma mucizesine tanık olana kadar.

I did not believe in miracles until I witnessed the miracle of childbirth.