Translation of "Hamur" in English

Hamur tezgaha sıkışmış.

The dough is stuck to the counter.

Hiç hamur yoğurdun mu?

Have you ever kneaded dough?

Hamur hâlâ biraz kalın.

The dough is still a little thick.

Hamur yoğurmak beceri ister.

Kneading dough requires skill.

Dün Mantarlı hamur işleri pişirdim.

Yesterday I baked pastries with mushrooms.

Birkaç Danimarka hamur işi alın.

Get some Danish pastries.

Krep için kullanılan hamur incedir.

The dough used for pancakes is thin.

Sami lezzetli hamur işleri hazırladı.

Sami prepared delicious pastries.

Biraz kurabiye yapmak için hamur açtı.

I rolled the dough to make some cookies.

O bir kızarmış hamur tatlısı yiyor.

He is eating a crumpet.

Tom onu germeye çalıştığında hamur parçalandı.

The dough broke up when Tom tried to stretch it.

Büyükannem hamur yapışmasın diye oklavanın üstüne un serpti.

Grandma sprinkled flour on the rolling pin so the dough wouldn't stick to it.

Hamur, su, un, tuz ve anlık mayadan yapılır.

The dough is made from water, flour, salt and instant yeast.

Bu fırın şehirdeki en iyi hamur işlerine sahip.

This bakery has the best pastries in town.

Sami, Leyla'nın yediği hamur işlerinden bazılarına bakteri enjekte etti.

Sami injected bacteria in some of the pastries Layla ate.

Baklava kıyılmış fındık ile dolu filo hamur katmanları yapılan tatlı hamurdur.

Baklava are sweet pastries made from layers of filo dough filled with chopped nuts.

- Sami'nin bir pasta bloğu vardı.
- Sami'nin bir hamur işi bloğu vardı.

Sami had a pastry blog.