Translation of "Hazırladı" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "Hazırladı" in a sentence and their japanese translations:

Derslerini hazırladı.

彼は予習した。

Annem masayı hazırladı.

母は食卓に食事の用意をした。

Tom masayı hazırladı.

トムは食卓の用意をした。

Dick ona senet hazırladı.

ディックは彼女に近づいた。

O, aceleyle valizini hazırladı.

彼は急いで荷物をまとめた。

Taşınmak için ailesini hazırladı.

彼は家族に引っ越しの用意をさせた。

Konuşmasını çok dikkatlice hazırladı.

彼はスピーチを注意深く準備した。

Annem öğle yemeğini hazırladı.

母は私たちの昼食のしたくをしていた。

O, bir vasiyetname hazırladı.

彼は遺書をしたためた。

O kendini yarışa hazırladı.

彼はレースにのぞんで精神統一した。

Annem bana öğlen yemeği hazırladı.

母は私に昼食の準備をしてくれた。

Miyuki parti için masayı hazırladı.

美雪はパーティーのためにテーブルを整えた。

Bir yürüyüş için çocukları hazırladı.

彼女は子供たちに散歩の支度をさせた。

Anne yemek için sofrayı hazırladı.

母は食卓の準備をした。

Tom bize bir aperitif hazırladı.

トムはおやつを用意してくれた。

O geçen yıl vasiyetini hazırladı.

- 彼は昨年遺書を書いた。
- 彼は昨年遺言書を作成した。

Annem bize öğle yemeği hazırladı.

母は私たちの昼食のしたくをしていた。

Amcam geçen yıl bir vasiyet hazırladı.

- 叔父は昨年遺書を作った。
- 叔父は去年遺書を作った。

Annem akşam yemeği için masayı hazırladı.

母は食卓の準備をした。

O, tek başına akşam yemeğini hazırladı.

彼は自分で夕食の支度をした。

Olayla ilgili kesin bir rapor hazırladı.

彼はその事件の正確な報告をした。

Bizim için harika bir yemek hazırladı.

彼女は我々に極上の食事を用意してくれた。

- Annem sofrayı kurdu.
- Annem masayı hazırladı.

母がテーブルに食事の準備をした。

Annem beni kötü haber için hazırladı.

母は私にその悪い知らせを聞く覚悟をさせた。

O, çok kısa bir sürede yemeği hazırladı.

彼女はほんのちょっとの間に食事の用意をした。

Tom Mary'nin okula götürmesi için bir öğle yemeği hazırladı.

トムは、学校に持って行くメアリーのお弁当を詰めた。

- Garson önümde bir bardak meyve suyu hazırladı.
- Garson önüme bir bardak meyve suyu koydu.

- ウェイトレスはジュースを私の前に置いた。
- ウェイトレスはジュースのグラスを私の前に置いた。