Translation of "Hak" in English

0.007 sec.

Examples of using "Hak" in a sentence and their english translations:

- Bunu hak ettim.
- Bunu hak etmiştim.

I deserved it.

- Hak ettiğini aldı.
- Hak ettiğini buldu.

- She got what she deserved.
- He got what he deserved.
- That serves him right.

- Bunu hak ediyorsun.
- Bunu hak ettin.

- You deserve it.
- You deserve this.

- Ödevsiz hak, ayrıcalıktır.
- Ödevsiz hak, imtiyazdır.

A right without a duty is a privilege.

- Yaşamayı hak etmiyorsun.
- Yaşamayı hak etmiyorsunuz.

You don't deserve to live.

- Kazanmayı hak ettin.
- Sen kazanmayı hak ettin.
- Kazanmayı hak ettin sen.

You deserved to win.

- Ödülü hak ediyor.
- O ödülü hak ediyor.

He deserves the prize.

- Sen bunu hak ettin.
- Onu hak ettin.

- You deserved it.
- You've earned it.
- You earned it.

- Senin arkadaşlığını hak etmiyorum.
- Arkadaşlığınızı hak etmiyorum.

I don't deserve your friendship.

- Hak ettiğini alacaksın.
- Ne hak ediyorsanız alacaksınız.

You'll get what you deserve.

- O yükselmeyi hak ediyorum.
- O rütbeyi hak ediyorum.
- O makamı hak ediyorum.

I deserve that raise.

İnsanlarınıza hak ettiğini,

if you are right with your people,

Topluluğunuza hak ettiğini,

if you are right with your community,

Ödülü hak ediyorsun.

You deserve the prize.

Onu hak ediyorsun.

You deserve it.

Onu hak ettiler.

They deserved it.

Hak ettiğin budur.

It's what you deserve.

Onu hak ettin.

- You've earned it.
- You earned it.

Hak ettiğini buldu.

She got what she deserved.

Hak ettiğini aldın.

- You got what you deserved.
- You got what you deserve.

Hak verilmez, alınır.

Rights are not given, they are fought for.

Ölmeyi hak etmedi.

She didn't deserve to die.

Ödülü hak ediyor.

He deserves the prize.

Onu hak ettim.

I've earned it.

Acınmayı hak etmiyorum.

I don't deserve sympathy.

Yaşamayı hak etmiyorum.

I don't deserve to live.

Paramı hak etmiyorlar.

They don't deserve my money.

Ölmeyi hak etmiyorlar.

They don't deserve to die.

Sevgini hak etmiyorum.

I don't deserve your love.

Mutluluğu hak ediyorum.

I deserve happiness.

Bunu hak ediyorsun.

You deserve this.

Hak ettiğimizi aldık.

We got what we deserved.

Bunu hak etmiştim.

- I deserved it.
- I had it coming.

Kovulmayı hak etmemiştim.

I didn't deserve to be fired.

- Ben onu hak etmiyorum.
- Ben bunu hak etmiyorum.

- I do not deserve it.
- I don't deserve it.

- Davranışı saygıyı hak ediyor.
- Davranışınız saygıyı hak ediyor.

Her action deserves respect.

- Tom ödülü hak ediyor.
- Tom armağanı hak ediyor.

Tom deserves the award.

- Gerçeği bilmeyi hak ediyor.
- O, gerçeği bilmeyi hak ediyor.

He deserves to know the truth.

çünkü bunu hak ediyorum.

because I deserve to be.

ürünlerinize hak ettiğini verirseniz

if you are right with your product,

Ve önemsenmeyi hak ediyorlar.

and they deserve to be cared for.

Biz zammı hak ediyorsun.

You deserve a raise.

Başarılı olmayı hak ediyorsun.

You deserve to succeed.

O, payını hak ediyor.

- It is just that we should pay his share.
- He deserves his share.

O, cezayı hak ediyor.

He deserves the punishment.

Bu hak ettiğimiz gelişme!

- This is the progress that we merit!
- This is the progress that we deserve!

Duygularını incitmemi hak etmiyor.

He doesn't deserve that I should hurt his feelings.

O bunu hak etti.

He deserved it.

Tom cezayı hak etti.

Tom deserved the punishment.

Bir madalyayı hak ediyorsun.

You deserve a medal.

Bir hediyeyi hak ediyorsun.

You deserve a present.

O onu hak etti.

- She deserved it.
- She earned it.

Ödül almaya hak kazandı.

He is entitled to receive the reward.

Onu yapmayı hak ettin.

You owe it to yourself to do it.

Daha fazlasını hak ediyorum.

I deserve more.

Daha fazlasını hak ediyorsun.

You deserve more.

Ben bunu hak etmiyorum.

I don't deserve this.

Mutlu olmayı hak ediyoruz.

We deserve to be happy.

Mutlu olmayı hak ediyorsun.

You deserve to be happy.

Kimse bunu hak etmiyor.

Nobody deserves that.

Onlar bunu hak ediyorlar.

They deserve it.

Tom fazlasını hak ediyor.

Tom deserves more.

Bunu hak ediyor muyum?

Do I deserve this?

Hak ettiğin şey bu.

That's what you deserve.

Belki bunu hak ediyorum.

Maybe I deserve this.

Takımda olmayı hak etmiyorum.

I don't deserve to be on the team.

Bir tatili hak ediyorsun.

- You deserve a vacation.
- You deserve a holiday.

O cezayı hak ediyor.

He deserves punishment.

Bir açıklamayı hak ediyorum.

I deserve an explanation.

O terfiyi hak ettim.

I deserved that promotion.

Bence bunu hak ediyorsun.

I think you deserve this.

O ölmeyi hak etmedi.

He didn't deserve to die.

Tom ölmeyi hak etmedi.

Tom didn't deserve to die.

Ben onu hak ettim.

I deserved that.

O, ödülü hak etti.

She deserved the prize.

Gerçeği bilmeyi hak ediyorum.

I deserve to know the truth.

Gerçeği bilmeyi hak ediyor.

She deserves to know the truth.

Biraz eğlenmeyi hak ediyoruz.

We deserve to have some fun.

En iyisini hak ediyorsun.

You deserve the best.

Bir molayı hak ettin.

You've earned a break.

Bir dinlenmeyi hak ettin.

You've earned a rest.

Tom aldığını hak etti.

Tom deserved what he got.

Herkes hak ettiğini alır.

Everyone has what he deserves.

Bütün krediyi hak etmiyorum.

I don't deserve all the credit.

Hepimiz saygıyı hak ediyoruz.

We all deserve respect.

Tom onu hak etti.

Tom deserved that.

Tom hak ettiğini alıyor.

Tom is getting what he deserves.

Tom cezalandırılmayı hak etmiyor.

- Tom doesn't deserve to be punished.
- Tom doesn't deserve punishment.

Biz hak ettiğimizi alıyoruz.

We're getting what we deserve.

Onlar hatırlanmayı hak ediyor.

They deserve to be remembered.