Translation of "Giymekten" in English

Tom kırmızı giymekten hoşlanmıyor.

Tom doesn't like wearing red.

Tom bot giymekten hoşlanır.

Tom likes to wear boots.

Yüksek topuklu giymekten hoşlanmam.

I don't like wearing high heels.

Tom sıkı giysiler giymekten hoşlanır.

Tom likes to wear tight clothes.

Tom pahalı giysiler giymekten hoşlanır.

Tom likes wearing expensive clothes.

Ne tür kıyafetler giymekten hoşlanıyorsun?

What kinds of clothes do you like to wear?

Mary dikey çizgili giysiler giymekten hoşlanır çünkü onların daha ince gösterdiğini duymuş.

Mary likes to wear clothes with vertical stripes, because she heard they make you look thinner.