Translation of "Garajda" in English

Garajda.

It's in the garage.

- Garajda unuttum.
- Onu garajda unuttum.

I forgot it in the garage.

Arabam garajda.

- My car's in the garage.
- My car is in the garage.

Dondurucu garajda.

The freezer's in the garage.

Araba garajda.

The car is in the garage.

- Onu garajda tutalım.
- Şunu garajda tutalım.

Let's keep that in the garage.

Tom garajda çalışıyor.

Tom is working at the garage.

"Arabam nerede?" "Garajda."

"Where is my car?" "It's in the garage."

Garajda ne var?

What's in the garage?

Tom'un arabası garajda.

Tom's car is in the garage.

Arabayı garajda bıraktım.

I left the car in the garage.

Garajda ne yapıyordun?

What were you doing in the garage?

Onu garajda tutalım.

Let's keep that in the garage.

- İşte bunu garajda buldum.
- Garajda bulduğum şey bu.

Here's what I found in the garage.

Garajda sana ihtiyacım var.

I need you in the garage.

Tom'u garajda yalnız bırakmamalıydık.

We shouldn't have left Tom alone in the garage.

Garajda kalmak zorunda kalacaksın.

You'll have to stay in the garage.

Tom garajda yağını değiştiriyor.

Tom is in the garage changing his oil.

Tom aletlerini garajda tutuyor.

Tom keeps his tools in the garage.

Tom'un arabası garajda değil.

Tom's car isn't in the garage.

Sami'nin cesedi garajda bulundu.

Sami's body was found in the garage.

Tom garajda, değil mi?

Tom is in the garage, isn't he?

Tom garajda motosikleti üzerinde çalışıyor.

Tom is in the garage, working on his motorcycle.

Tom garajda Mary'nin arabasını gördü.

Tom saw Mary's car in the garage.

Sami, Ferit'i garajda asılı buldu.

Sami found Farid hanging in the garage.

Tom garajda, arabası üzerinde çalışıyor.

Tom is in the garage, working on his car.

Sami garajda bir ateş yaktı.

Sami lit a fire in the garage.

Sami'nin cesedi garajda çürümeye yatmıştı.

Sami's body lied decaying in the garage.

Tom'un bir garajda çalıştığını görebiliyor musun?

Can you see Tom working in a garage?

Şu anda sana garajda ihtiyacım var.

I need you in the garage right now.

Sami, Leyla'nın cesedini garajda çürümeye bıraktı.

Sami left Layla's body decaying in the garage.

Tom'un bir garajda çalıştığını kafanda canlandırabiliyor musun?

Can you envisage Tom's working in a garage?

Bu garajda kaç tane park yeri var?

How many parking places are there in this garage?

Tom'un bir garajda çalıştığını hayal edebiliyor musun?

Can you imagine Tom working in a garage?

Garajda sahip olduğun tüm o şeylerle ne yaptın?

What did you do with all that stuff you had in the garage?