Translation of "Isterim" in English

0.016 sec.

Examples of using "Isterim" in a sentence and their english translations:

- Anlamanı isterim.
- Anlamanızı isterim.

- I would like you to understand.
- I'd like you to understand.

Kalmanı isterim.

I'd like you to stay.

Ayrılmanı isterim.

I'd like for you to leave.

Öğrenmek isterim.

I'd like to learn.

Denemek isterim.

- I would like to try it.
- I'd like to try it.

Beyaz çikolata isterim.

I would like white chocolate.

Onu görmek isterim.

- I'd like to see it, please.
- I'd like to see it.

Londra'ya gitmek isterim.

- I'd like to go to London.
- I'd like to visit London.

Dişlerimi fırçalamak isterim.

I'd like to brush my teeth.

Arkadaş olmak isterim.

I'd like to be friends.

Bize katılmanı isterim.

I'd like you to join us.

Bunu görmeni isterim.

I'd like you to see this.

Odama gitmeyi isterim.

I'd like to go to my room.

Bunu giymek isterim.

I'd like you to wear this.

Anlaşmayı görmek isterim.

I'd like to see the agreement.

Sanırım bilmek isterim.

I think I'd want to know.

İzlanda'da yaşamak isterim.

I would like to live in Iceland.

Ben aramak isterim.

I would like to call.

Biraz dondurma isterim.

I'd like some ice cream.

Hastanede çalışmak isterim.

- I want to work at a hospital.
- I'd like to work at a hospital.
- I want to work in a hospital.

İtalya'da yaşamak isterim.

I'd like to live in Italy.

Üniversiteye gitmek isterim.

I'd like to go to college.

Yanımda kalmanı isterim.

I would like you to stay with me.

İspanyolcamı geliştirmek isterim.

- I would like to improve my Spanish.
- I'd like to improve my Spanish.

Aksine inanmak isterim.

I'd like to believe otherwise.

Tekrar konuşmak isterim.

I look forward to speaking with you again.

Kendimi geliştirmek isterim.

- I would like to improve myself.
- I'd like to improve myself.

Karımla tanışmanı isterim.

I'd like you to meet my wife.

Onunla tanışmanı isterim.

I'd like you to meet him.

Fransa'da yaşamak isterim.

I would like to live in France.

Onunla tanışmak isterim.

I would like to meet her.

Milyoner olmak isterim.

I'd like to be a millionaire.

Fiyatı arttırmak isterim.

I would like to increase the price.

Onu kutlamak isterim.

I'd like to celebrate that.

Gizli kalmak isterim.

I'd like to remain anonymous.

Yakında ayrılmak isterim.

- I want to leave soon.
- I'd like to leave soon.

Anonim kalmayı isterim.

- I wish to remain anonymous.
- I want to remain anonymous.

Ailenle tanışmak isterim.

I'd love to meet your family.

Almanya'da çalışmak isterim.

I would like to work in Germany.

Biraz şarap isterim.

I'd like some wine.

Biraz salata isterim.

I'd like some salad.

Biraz yoğurt isterim.

I'd like some yogurt.

Biraz muz isterim.

I'd like some bananas.

Biraz ıspanak isterim.

I'd like some spinach.

Biraz biber isterim.

I'd like some pepper.

Biraz şeker isterim.

- I would like some sugar.
- I'd like some sugar.

Onu yapmak isterim.

- I'd gladly do it.
- I'd like to do it.

- Orada olmak isterim, biliyorsun.
- Orada olmak isterim, biliyorsunuz.

I want to be there, you know.

- Biraz daha pirinç isterim.
- Biraz daha pilav isterim.

I'd like some more rice.

- Ona eşlik etmeni isterim.
- Ben ona eşlik etmeni isterim.

I'd like you to accompany her.

- Çok mutlu olmayı isterim.
- Dünyalar kadar mutlu olmak isterim.

I want to be incredibly happy.

Bunu da eklemek isterim

I would like to add this

Birinci kattaki koltukları isterim.

I'd like seats on the first floor.

Sırrımı seninle paylaşmak isterim.

I'd like to share my secret with you.

Biletinizi görmek isterim, lütfen.

I'd like to see your ticket, please.

Daha fazlasını yapmak isterim.

- I'd like to do more.
- I would like to do more.

Bir kedim olmasını isterim.

I'd like to have a cat.

Ben de onu isterim.

I also want it!

Ben de gitmek isterim.

I'd like to go, too.

Biraz sıcak çikolata isterim.

I'd like to have some hot chocolate.

Tom'la yalnız konuşmak isterim.

- I'd like to talk to Tom alone.
- I'd like to speak with Tom alone.

Tom hakkında konuşmak isterim.

I'd like to talk about Tom.

Seni büromda görmek isterim.

I'd like to see you in my office.

Arkadaşlarından bazılarını tanımak isterim.

I'd like to meet some of your friends.

Bunu patronunla görüşmek isterim.

I'd like to discuss this with your boss.

Erkek arkadaşın olmak isterim.

I'd like to be your boyfriend.

Ben telafi etmek isterim.

I'd like to make amends.

Çocuklarımın güvende olmasını isterim.

I want my kids to be safe.

O sözleşmeyi görmek isterim.

I'd like to see that contract.

Yarınki toplantıya katılmanı isterim.

I'd like you to attend the meeting tomorrow.

Ben lobide beklemenizi isterim.

I'd like you to wait in the lobby.

Tek başına olmak isterim.

- I'd like to be alone.
- I would like to be alone.

Biraz kilo kaybetmek isterim.

- I want to lose weight.
- I'd like to lose some weight.

Pul koleksiyonumu görmeni isterim.

I'd like you to see my collection of stamps.

Standart İngilizce öğrenmek isterim.

I would like to learn standard English.

Bir Picasso olmak isterim.

I want to be a Picasso.

Letonya dilini öğrenmek isterim.

I'd like to learn the Latvian language.

Senin kararını duymak isterim.

I'd like to hear your decision.

Onun babasıyla tanışmak isterim.

I would like to meet his father.

Bir araba kiralamak isterim.

- I'd like to rent a car.
- I would like to hire a car.
- I would like to rent a car.

Bu mektubu göndermeni isterim.

- I would like you to post this letter.
- I'd like you to mail this letter.

Bir kaşığım olsun isterim.

I'd like to have a spoon.

Bir müzisyen olmak isterim.

- I want to become a musician.
- I want to be a musician.

Senin dilini öğrenmek isterim.

I would like to learn your language.

Ben bir Toyota isterim.

I'd like a Toyota.

Neler olduğunu bilmeyi isterim.

I'd love to know what's happening.

Bana onu vermeni isterim.

- Can you give me that?
- I'd like you to give me that.

Ben Avustralya'ya taşınmak isterim.

I would like to move to Australia.

Ben dans etmek isterim.

I'd like to dance.

Mümkünse oraya uçmak isterim.

I'd like to fly there if possible.

Onlarla röportaj yapmak isterim.

I'd like to interview them.

Onu, onlardan duymak isterim.

I'd like to hear that from them.

Onu, ondan duymak isterim.

I'd like to hear that from her.

Ona eşlik etmeni isterim.

I'd like you to accompany him.

Dr. Schmidt'le konuşmak isterim.

I'd like to speak to Dr. Schmidt.

Judy ile konuşmak isterim.

I'd like to speak to Judy.

Sizi mutlu etmek isterim.

I want to make you happy.