Translation of "Dilimi" in English

0.004 sec.

Examples of using "Dilimi" in a sentence and their english translations:

Dilimi seviyorum!

I love my language!

Dilimi yaktım.

I burnt my tongue.

Dilimi ısırdım.

I bit my tongue.

Size dilimi öğretebilirim.

I can teach you my language.

Ben dilimi beğeniyorum.

I like my language.

Sen dilimi konuşuyorsun.

You're speaking my language.

Senin dilimi konuşmam.

I don't speak your language.

Ana dilimi seviyorum.

I love my native language.

Kırmızı biber dilimi yaktı.

The chili burnt my tongue.

Benim dilimi konuşuyor musun?

Do you speak my language?

Benim dilimi konuşabiliyor musun?

Can you speak my language?

Oh, oh! Dilimi ısırdım!

Ow, ow! I bit my tongue!

O benim dilimi konuşmaz.

She doesn't speak my language.

O benim dilimi konuşmuyor.

He doesn't speak my language.

Ahh! Ben dilimi ısırdım.

- Ouch! I bit my tongue!
- Ouch! I bit my tongue.

Sen benim dilimi konuşuyorsun.

You speak my language.

Kanayıncaya kadar dilimi ısırdım.

I bit my tongue until it bled.

Dilimi sıcak çorbayla yaktım.

I burned my tongue on the hot soup.

Tom benim dilimi konuşmaz.

Tom doesn't speak my language.

Bir ekmek dilimi atmak istiyorum

and I really want to push toast off the table,

Sos çok sıcaktı, dilimi yaktı.

The dip was so hot, it burned my tongue.

İstiyorsan sana dilimi konuşmayı öğretebilirim.

I can teach you how to speak my language, if you want.

Çok az insan dilimi konuşuyor.

Few people speak my language.

Yapay dilimi görmek ister misin?

Do you want to see my conlang?

Çünkü hiç kimse benim dilimi konuşamaz.

Because no man can speak my language.

Şimdiye kadar ilk kez dilimi ısırdım.

This is the first time I've ever bitten my tongue.

- Ana dilimi seviyorum.
- Ana dilimden hoşlanıyorum.

I like my native language.

Sen başka bir kek dilimi mi istiyorsun?

You want another slice of cake?

Kahve o kadar sıcaktı ki neredeyse dilimi yakıyordum.

The coffee was so hot that I nearly burned my tongue.

O geç kaldığında canım onu azarlamak istedi ama dilimi tuttum.

When she was late, I felt like scolding her, but I held my tongue.

- Dilimi ısırdım.
- Çenemi kapalı tuttum.
- Ağzımı açmadım.
- Hiçbir şey söylemedim.

I bit my tongue.

Yabancı dillere çalışmak bana kendi ana dilimi daha iyi kullanmama yardımcı oluyor.

Studying foreign languages helps me best to use my own language.

- Sen bana beni sevdiğini söylediğinde ben küçük dilimi yuttum.
- Sen bana beni sevdiğini söylediğinde dilim tutuldu.
- Sen bana beni sevdiğini söylediğinde söyleyecek söz bulamadım.

I am lost for words when you tell me that you love me.