Translation of "Beğeniyorum" in English

- Gömleğini beğeniyorum.
- Gömleğinizi beğeniyorum.

I like your shirt.

- Senin arabanı beğeniyorum.
- Arabanı beğeniyorum.

I like your car.

Makaleni beğeniyorum.

I like your article.

Tutumunu beğeniyorum.

I like your attitude.

Planını beğeniyorum.

I like your plan.

Önerini beğeniyorum.

I like your offer.

Atkını beğeniyorum.

I like your scarf.

Avustralya'yı beğeniyorum.

I like Australia.

Kişiliğini beğeniyorum.

I like your personality.

Karşılaştırmanı beğeniyorum.

I like your comparison.

Tişörtünü beğeniyorum.

I like your T-shirt.

Fikri beğeniyorum.

I like the idea.

Bilgisayarını beğeniyorum.

I like your computer.

- Arabanın rengini beğeniyorum.
- Aracınızın rengini beğeniyorum.

I like the color of your car.

- Tom'un yazım tarzını beğeniyorum.
- Tom'un yazı üslubunu beğeniyorum.
- Tom'un yazma stilini beğeniyorum.

I like Tom's writing style.

Senin arabanı beğeniyorum.

I like your car.

Ben dilimi beğeniyorum.

I like my language.

"Me" filmini beğeniyorum.

I like the movie "Me".

Senin gözlerini beğeniyorum!

I like your eyes!

Senin bahçeni beğeniyorum.

I like your yard.

Konuşma biçimini beğeniyorum.

I like the way you speak.

Senin kitabını beğeniyorum.

I like your book.

Bu cevabı beğeniyorum.

I like this answer.

Senin evini beğeniyorum.

I like your house.

Profil resmini beğeniyorum.

I like your profile picture.

Tom'un zihniyetini beğeniyorum.

I like Tom's mindset.

Gerçekten mısırı beğeniyorum.

I'm really enjoying the corn.

Senin gözlüklerini beğeniyorum.

I like your glasses.

Bu kısmı beğeniyorum.

I like this part.

Senin bacaklarını beğeniyorum.

I like your legs.

Kızıl saçlıları beğeniyorum.

I like redheads.

Tom'un kişiliğini beğeniyorum.

I appreciate Tom's personality.

Sürdüğün parfümü beğeniyorum.

I like the perfume you're wearing.

Apartman dairemi beğeniyorum.

I like my apartment.

Bu gitarı beğeniyorum.

I like this guitar.

Ülkenizi çok beğeniyorum.

I like your country very much.

Cildinizin rengini beğeniyorum.

I like the color of your skin.

Gömleğinin rengini beğeniyorum.

I like the color of your shirt.

Eteğinin rengini beğeniyorum.

I like the color of your skirt.

Rujunun rengini beğeniyorum.

I like the color of your lipstick.

Yeni halıyı beğeniyorum.

I like the new carpet.

Giydiğin elbiseyi beğeniyorum.

- I like the dress you're wearing.
- I like the dress that you're wearing.

Yeni ceketini beğeniyorum.

I like your new jacket.

O kazağı beğeniyorum.

I like that sweater.

Buradaki herkesi beğeniyorum.

- I like everyone here.
- I like everybody here.

Tom'un gülüşünü beğeniyorum.

I like Tom's smile.

Elbisenizi çok beğeniyorum.

I like your dress very much.

Güney Afrika bayrağını beğeniyorum.

I like the new South African flag.

Tom'un düşünme tarzını beğeniyorum.

I like how Tom thinks.

Ben senin kravatını beğeniyorum.

I like your tie.

Bu şarkıyı gerçekten beğeniyorum.

I really like this song.

Ben bu şapkaları beğeniyorum.

I like these hats.

O elbiseyi gerçekten beğeniyorum.

I really like that dress.

Ben o elbiseyi beğeniyorum.

I like that dress.

Ben İrlanda müziğini beğeniyorum.

I like Irish music.

Yeni Fransızca öğretmenimizi beğeniyorum.

I like our new French teacher.

Senin kazağını gerçekten beğeniyorum.

I really like your sweater.

Takım arkadaşlarımı gerçekten beğeniyorum.

I really like my teammates.

Ben Hokkaido'yu çok beğeniyorum.

I like Hokkaido a lot.

Bu arabanın rengini beğeniyorum.

I like the color of this car.

Bu gömleğin rengini beğeniyorum.

I like the color of this shirt.

Şimdiye kadar gördüklerimi beğeniyorum.

I like what I've seen so far.

O elbiseyi çok beğeniyorum.

- I like that dress a lot.
- I really like that dress.

Senin planını çok beğeniyorum!

I like your plan a lot!

- Arabanı seviyorum.
- Arabanı beğeniyorum.

I like your car.

- Evimi severim.
- Evimi beğeniyorum.

I like my house.

Ben Çekoslovakya'yı çok beğeniyorum.

I like Czechoslovakia a lot.

Mary'nin görünme şeklini beğeniyorum.

I like the way Mary looks.

Ben senin kitaplarını beğeniyorum.

I like your books.

Sahip olduğum seçenekleri beğeniyorum.

- I like the options I have here.
- I like the options that I have here.

Tom'u çok fazla beğeniyorum.

I do like Tom very much.

Onun yüz ifadesini beğeniyorum.

I like the cut of his jib.

Şarkının bu bölümünü beğeniyorum.

I like this part of the song.

Onu ben de beğeniyorum.

I like it, too.

Şapkanı beğeniyorum. Nereden aldın?

I like your hat. Where did you get it?

Mary'nin giydiği elbiseyi beğeniyorum.

I like the dress Mary is wearing.

- Stalin'den hoşlanıyorum.
- Stalin'i beğeniyorum.

I like Stalin.

Tom'un yeni ceketini beğeniyorum.

I like Tom's new jacket.

Bu albümü gerçekten beğeniyorum.

I really like this album.

Limonlu suyun tadını beğeniyorum.

I like the taste of lemon water.

Tom'un yazdığı şarkıları beğeniyorum.

- I love the songs that Tom writes.
- I love the songs Tom writes.

- Tarzını seviyorum.
- Senin tarzını beğeniyorum.

I like your style.

Ben bunu alacağım: Rengini beğeniyorum.

I'll take this: I like the colour.

Ben de şarkıcının sesini beğeniyorum.

I like the singer's voice, too.

O mobilya parçasını çok beğeniyorum.

I like that piece of furniture very much.

Ben onun adını çok beğeniyorum.

I like his name very much.

Soyadını beğeniyorum, onu kullanabilir miyim?

I like your last name. Can I take it?

- Senin arabanı beğeniyorum.
- Arabanı severim.

I like your car.

Ben senin arkadaşını çok beğeniyorum.

I like your friend very much.

Almancayı İngilizceden daha fazla beğeniyorum.

I like German more than English.

Ayakkabılarını beğeniyorum. Onları nereden aldın?

I love your shoes. Where did you get them?

Bu televizyonu beğeniyorum. Ses olağanüstü.

I like this television. The sound is exceptional.

Senin yeni arabanın rengini beğeniyorum.

I like the color of your new car.

Ben senin tekno dans hareketlerini beğeniyorum.

I like your techno dance moves.

- Alex Marcelo'dan hoşlanıyorum.
- Alex Marcelo'yu beğeniyorum.

I like Alex Marcelo.

- Onu gerçekten seviyorum.
- Onu sahiden beğeniyorum.

- I really like him!
- I really like him.

Eski arabayı yenisinden daha çok beğeniyorum.

I like the old car more than the new.

Bu ceketi beğeniyorum. Onu deneyebilir miyim?

I like this coat. May I try it on?

- Bu koltuğu beğeniyorum.
- Bu sandalyeyi beğenirim.

I like this chair.

Bu havayolunun uçak içi yemeğini beğeniyorum.

I like this airline's in-flight meal.