Translation of "öğretebilirim" in English

İngilizce öğretebilirim.

I can teach English.

- Sana okumayı öğretebilirim.
- Size okumayı öğretebilirim.

I can teach you how to read.

- Sana yazmayı öğretebilirim.
- Size yazmayı öğretebilirim.
- Nasıl yazılacağını sana öğretebilirim.

I can teach you how to write.

- Sana uçmayı öğretebilirim.
- Sana nasıl uçulacağını öğretebilirim.

I can teach you how to fly.

Size dilimi öğretebilirim.

I can teach you my language.

Sana gitar öğretebilirim.

I can teach you guitar.

Sana uçmayı öğretebilirim.

I can teach you how to fly.

Sana nesneleri öğretebilirim.

I can teach you things.

İstersen sana öğretebilirim.

I can teach you if you want.

Birine İngilizce öğretebilirim.

I teach English to someone.

Ben Fransızca öğretebilirim.

I can teach French.

Tom'a dövüşmeyi öğretebilirim.

I can teach Tom to fight.

Sana Fransızca öğretebilirim.

I can teach you French.

Nasıl avlanılacağını sana öğretebilirim.

I can teach you how to hunt.

Sana balık avlamayı öğretebilirim.

I can teach you how to fish.

Sana yemek pişirmeyi öğretebilirim.

I can teach you how to cook.

Sana bir şey öğretebilirim.

I can teach you something.

Sana nasıl satacağını öğretebilirim.

I can teach you how to sell.

Sana ateş etmeyi öğretebilirim.

I can teach you how to shoot.

Sana nasıl dövüşeceğini öğretebilirim.

I can teach you how to fight.

Nasıl tartışılacağını sana öğretebilirim.

I can teach you how to argue.

Nasıl oynayacağını sana öğretebilirim.

I can teach you how to play.

Nasıl dua edeceğini öğretebilirim.

I can teach you how to pray.

Sana nasıl çalacağını öğretebilirim.

I can teach you how to steal.

Nasıl çevrileceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to translate.

Sana şarkı söylemeyi öğretebilirim.

I can teach you how to sing.

Sana vals yapmayı öğretebilirim.

I can teach you how to do the waltz.

İstersen sana Berberice öğretebilirim.

I can teach you Berber if you want.

Sana gitar çalmasını öğretebilirim.

I can teach you how to play the guitar.

Sana nasıl dans edileceğini öğretebilirim.

I can teach you how to dance.

Bunun nasıl yapılacağını size öğretebilirim.

I can teach you how to do this.

Çocukları nasıl seveceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to love children.

Sevgini nasıl göstereceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to show your love.

İnsanların nasıl kandırılacağını size öğretebilirim.

I can teach you how to fool people.

Onu nasıl yapacağını sana öğretebilirim.

I can teach you how to do that.

Nasıl araba süreceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to drive.

İstiyorsan sana dilimi konuşmayı öğretebilirim.

I can teach you how to speak my language, if you want.

Tom'a bunu nasıl yapacağını öğretebilirim.

I could teach Tom how to do that.

Bunu nasıl yapacağınızı size öğretebilirim.

I could teach you how to do that.

- Sana arabanı nasıl tamir edeceğini öğretebilirim.
- Arabanı nasıl tamir edeceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to repair your car.

Bana dilini öğretirsen, sana benimkini öğretebilirim.

If you teach me your language, I can teach you mine.

Bir pizzanın nasıl pişirileceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to bake a pizza.

Sana bir veya iki şey öğretebilirim.

I can teach you a thing or two.

Ben erkeklerin nasıl büyüleneceğini size öğretebilirim.

I can teach you how to bewitch men.

Ben Tanrı'ya nasıl ibadet edileceğini ​​ size öğretebilirim.

I can teach you how to worship God.

- Sana yüzmeyi öğretebilrim.
- Sana nasıl yüzüleceğini öğretebilirim.

I can teach you how to swim.

Sana bir bilgisayarı nasıl tamir edeceğini öğretebilirim.

I can teach you how to repair a computer.