Translation of "Deneyelim" in English

- Deneyelim!
- Bir deneyelim.
- Hadi deneyelim.

- Let's try!
- Let's try.

- Bir deneyelim.
- Hadi deneyelim.
- Onu deneyelim.

- Let's try it.
- Let's have a try.
- Let's give it a try.
- Let's try!

- Bir deneyelim.
- Onu bir deneyelim.
- Hadi deneyelim.
- Onu deneyelim.

- We try.
- Let's have a go at it.
- Let's try it.
- Let's have a try.
- Let's give it a try.
- Let's give it a shot.
- Let's try.

Deneyelim.

Let's give this a shot.

Deneyelim!

- Let's try something.
- Let's do it.
- Let's try it.
- Let's have a try.
- Let's try!

- Bir deneyelim.
- Onu deneyelim.

Let's give it a try.

- Bir şeyler deneyelim!
- Bir deneyelim.

Let's try something.

Bunu deneyelim!

So let's try this!

Bir deneyelim.

Give it a bit of a test.

Tekrar deneyelim.

Let's try again.

Şansımızı deneyelim.

- Let's have a go at it.
- Let's give it a try.
- Let's try.
- Let's take a chance.

Hadi Deneyelim!

Let's have a try.

Hadi deneyelim.

Let's try it out.

Onu deneyelim.

Let's try that.

Peki, deneyelim.

Well, let's give it a try.

Buradakini deneyelim.

Let's try this one here.

Bunu deneyelim.

Let's try this.

Bunları deneyelim.

Let's try these.

Şimdi deneyelim.

Let's try now.

Pekâlâ, hadi deneyelim!

Okay, come on, try this!

Tamam, bir deneyelim.

- Ok, let's give it a try.
- All right, let's give it a try.

Bu keki deneyelim.

Let's try this cake.

Bir deneyelim, Tom.

Let's give it a shot, Tom.

Başka birini deneyelim.

Let's try another one.

Sadece bunu deneyelim.

Let's just try it.

Hadi, onu deneyelim.

Come on, let's try it.

Onu bir deneyelim.

Let's have a go at it.

Bir şeyler deneyelim!

Let's try something.

Bunu tekrar deneyelim.

- Let's try again.
- Let's try it again.
- Let's try it once more.
- Let's try that again.

Bir tane deneyelim.

Let's try one.

Tom'u aramayı deneyelim.

Let's try calling Tom.

Tekrar deneyelim çocuklar.

Let's try again, guys!

Bu planı deneyelim.

Let's try this plan.

Tom'u tekrar deneyelim.

Let's try Tom again.

Önce Tom'u deneyelim.

Let's try Tom first.

Onları aramayı deneyelim.

Let's try calling them.

Onu aramayı deneyelim.

Let's try calling him.

Tom'un önerdiğini deneyelim.

Let's try what Tom has suggested.

Peki, onu deneyelim.

Well, let's try it.

Tamam, bir daha deneyelim.

Okay, let's try again.

Bir kez daha deneyelim.

- Let's try once again.
- Let's try it again.
- Let's try one more.
- Let's try one more time.
- Let's try once more.

Başka bir yaklaşım deneyelim.

Let's try another approach.

Başka bir şey deneyelim.

Let's try something else.

Sadece onu tekrar deneyelim.

Let's just try it again.

Pekala, onu bir deneyelim.

All right, let's give it a try.

Bir de bununla deneyelim.

Let's try it with this one.

Pekala, bunu yapmayı deneyelim.

Alright, let's try to do this.

Bunu yine yapmayı deneyelim.

Let's try doing that again.

Farklı bir tane deneyelim.

Let's try a different one.

Bunu bir daha deneyelim.

Let's try this again.

Yeni bir şey deneyelim.

Let's try something new.

Bir defa daha deneyelim.

Let's try it once more.

Onu bu şekilde deneyelim.

Let's try it this way.

Farklı bir şey deneyelim.

Let's try something different.

Bunu tekrar yapmayı deneyelim.

Let's try doing this again.

Farklı bir yaklaşım deneyelim.

Let's try a different approach.

- Bir deneyelim.
- Deneyip görelim!

- Let's try something.
- Let's do it.
- Let's try it.
- Let's have a try.
- Let's have a look.
- Let's give it a try.
- Let's try!
- Let's try and see!

Haydi bir şeyler deneyelim!

Let's try something.

Bu hatla şansımızı mı deneyelim,

Take our chances with this line?

Peki, bunu deneyelim. Kabukları soyalım.

Okay, let's try it. Take some shavings off.

Pekâlâ, deneyelim. Hadi. Meşaleyi bırakalım.

Okay, let's try this. Come on, then. Let's put the torch down.

O halde hadi başlayalım, deneyelim

So let's give it a try, let's rock and roll,

Konuya başka bir yaklaşım deneyelim.

Let's try another approach to the matter.

Gerçekçi olalım ve imkansızı deneyelim.

Let's be realistic and try the impossible.

Tamam, onu bir daha deneyelim.

All right, let's try it again.

Deneyelim ve bir çare bulalım.

Let's try and find a cure.

Bunu bir kere daha deneyelim.

- Let's try again.
- Let's try once again.
- Let's try it again.
- Let's try it one more time.

Bu işe yarayabilir. Hadi deneyelim.

That could work. Let's try it.

Bu zor olabilir. Ama bir deneyelim.

This might be hard. Let's do it, though.

Araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.

Let's try climbing the cliffs to get ourselves inland.

''Hey kanka, bunu birlikte deneyelim mi?''

"Hey, BFF, let's see if we can do this together"?

Biraz daha basit bir şey deneyelim.

Let's try something a little simpler.

Tamam, şimdi bu ağaçlardan biriyle şansımızı deneyelim.

[Bear] Okay, let's try our luck with one of these trees.

Pekâlâ, hadi deneyelim! Çabuk, hazır kartal gitmişken!

Okay, come on, try this! Quick, while the eagle's away.

Pekâlâ, hadi, deneyelim. Çabuk, hazır kartal gitmişken!

Okay, come on try this. Quick, while the eagles away.

Hadi, araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.

Let's try climbing the cliffs to get ourselves inland.

Bazen ne kadar denersek deneyelim, yeterli değil.

Sometimes no matter how hard we try, it's just not enough.

Bugün yemek için başka bir yer deneyelim.

Let's try another place to eat today.

Ağacın kabuğunu mu kullanmak istiyorsun? Peki, bunu deneyelim.

So, you want to use some of the bark from the birch? Okay, let's try it.

Bundan mı sıvı çıkarmayı deneyelim, altınfıçı kaktüsünden mi?

Try and get the fluids out of this? Or the barrel cactus?

Bunu sadece deneyelim ve işe yarayıp yaramadığını görelim.

Let's just try it and see if it works.

16 dakikada kaç cümle ekleyebilirim, merak ediyorum... Deneyelim ve görelim!

How many sentences can I add in 16 minutes, I wonder... Let's try and see!

Hadi ilk olarak büyük resme odaklanmayı deneyelim. Daha sonra ufak ayrıntılarla ilgilenebiliriz.

Let's try to focus on the big picture first. We can take care of the minutiae later.