Translation of "Dağınıktı" in English

Tom dağınıktı.

Tom used to be disorganized.

Tom çok dağınıktı.

Tom was very disorganized.

Tom her zaman dağınıktı.

Tom has always been messy.

- Onun saçı dağınıktı.
- Onun saçı taranmamıştı.

Her hair was unkempt.

- Oda çok düzensizdi.
- Oda çok dağınıktı.
- Oda çok savruktu.

The room was very untidy.

Tom'un masası o kadar dağınıktı ki, temizlikçi odayı temizlemeyi reddetti.

Tom's desk was so untidy that the cleaner refused to clean the room.

Yer partiden kalanlar yüzünden dağınıktı: Yırtık gürültüyapıcılar, kırışık parti şapkaları, ve kirli Power Ranger tabakları.

The floor was strewn with party favors: torn noisemakers, crumpled party hats, and dirty Power Ranger plates.