Translation of "Başvurmak" in English

Aracılığıyla başvurmak zorundalardı.

like Chase and Bank of America.

Başvurmak için bizzat gitmelisin.

In order to apply, you have to go in person.

Tek çareniz hukuka başvurmak.

Your only remedy is to go to the law.

Bir vize için başvurmak istiyorum.

I'd like to apply for a visa.

Bir iş için başvurmak istiyorum.

I'd like to apply for a job.

O pozisyon için başvurmak istiyorum.

I'd like to apply for that position.

Şiddete başvurmak bazen kabul edilebilir.

It is sometimes acceptable to resort to violence.

İşe başvurmak için çok gençsin.

You're too young to apply for the job.

O, işsizlik yardımı için başvurmak istiyor.

- He wants to apply for JSA.
- He wants to apply for Jobseeker's Allowance.

Başvurmak için son gün önümüzdeki cuma.

The last day to apply is next Friday.

Ben o iş için başvurmak istiyorum.

I would like to apply for that job.

Anlaşılan, başvurmak için fazla erken değil.

Apparently, it's not too early to apply.

İki dilli gençler başvurmak için teşvik edilmektedir.

Bilingual teenagers are encouraged to apply.

Paramı geri almak için tehditlere başvurmak zorunda kaldım.

I had to resort to threats to get my money back.

O işe başvurmak için yeterince iyi şekilde Fransızca konuşmuyorum.

I don't speak French well enough to apply for that job.

O, planı gerçekleştirmek için bütün deneyimine başvurmak zorunda kaldı.

He had to call on all his experience to carry out the plan.