Translation of "Büyükannesinin" in English

Ona büyükannesinin adı verildi.

She was named after her grandmother.

Tom büyükannesinin yanında kalıyor.

Tom is staying at his grandmother's.

Mary, büyükannesinin hikayelerini dinledi.

Mary listened to her grandmother's stories.

Küçük kız büyükannesinin bakımına bırakıldı.

The little girl was left in her grandmother's care.

Mary'nin büyükannesinin hiç dişi yok.

- Mary's grandmother is toothless.
- Mary's grandmother doesn't have any teeth.

Tom'un büyükannesinin yedi çocuğu vardı.

Tom's grandmother had seven children.

Kıza büyükannesinin anısına Elizabeth adı verildi.

The girl was called Elizabeth after her grandmother.

Çocuğa büyükannesinin anısına Sophia adı verildi.

The child was named Sophia after her grandmother.

- Büyükannesinin üstüne titrer.
- Anneannesinin üzerine titrer.

She is very attentive to her grandmother.

Tom bana büyükannesinin bir resmini gösterdi.

Tom showed me a picture of his grandmother.

Tom yaz tatilini büyükannesinin evinde geçirdi.

Tom spent his summer vacation at his grandmother's.

Tom, Mary'nin büyükannesinin reçeteli ilaçlarını sever.

Tom likes Mary's grandmother's prescription drugs.

- Tom hâlâ büyükannesinin evinde.
- Tom hâlâ anneannesinde.

Tom is still at his grandmother's house.

- Büyükanneme büyükbüyükbüyükannemin ismi verilmiş.
- Büyükanneme büyükannesinin adı konmuş.

My grandmother was named after my great-great-grandmother.

Tom'un annesi öldüğünde, o, Boston'a büyükannesinin evine taşındı.

When Tom's mother died, he moved to the home of his grandmother in Boston.

Tom ve Mary ilk kızlarına Tom'un büyükannesinin adını verdiler.

Tom and Mary named their first daughter after Tom's grandmother.

- Mary bebeğe büyükannesinin adını verdi.
- Mary bebeğe anneannesinin ismini koydu.

Mary named the baby after her grandmother.

Tom'un büyükannesinin bir mini etek giyemeyecek kadar yaşlı olduğunu düşünüyorum.

- I think Tom's grandmother is too old to wear a miniskirt.
- I think that Tom's grandmother is too old to wear a miniskirt.

- Susan yaz tatilini büyükannesinin evinde geçirdi.
- Suzan yaz tatilini anneannesinde geçirdi.
- Susan yaz tatilini babaannesinde geçirdi.

Susan spent the summer vacation at her grandmother's.