Translation of "Verildi" in English

Komutasına verildi

of Italy’s left wing.

Zarar verildi.

The damage is done.

Karar verildi.

The decision has been made.

İsteğim verildi.

My wish was granted.

- Tom'a bir madalya verildi.
- Tom'a madalya verildi.

Tom was given a medal.

Hastaya izin verildi.

The patient was allowed up.

Kulübe ateşe verildi.

The hut was set on fire.

Tutukluya özgürlüğü verildi.

The prisoner was given his freedom.

Bir karar verildi.

A decision has been made.

Ona nişan verildi.

He was awarded order.

Dualarıma cevap verildi.

My prayers have been answered.

O bana verildi.

It was given to me.

Bu bana verildi.

This was given to me.

Onlara zarar verildi.

They've been damaged.

Tom'a siparişler verildi.

Tom was given orders.

Buna karar verildi.

- It's been decided.
- It has been decided.

Tom'a antibiyotik verildi.

Tom was given antibiotics.

Karar zaten verildi.

- The decision has already been made.
- The decision's already been made.

Karar çoktan verildi.

The decision has already been made.

Bana güvenceler verildi.

I've been given assurances.

Tom'a görev verildi.

Tom was given the post.

Bana ilham verildi.

I was inspired.

Tom'a şövalyelik verildi.

Tom was awarded a knighthood.

Bunları hepsi kadına verildi,

All of it was transfused into her,

Thomas'a babasının adı verildi.

Thomas was named after his father.

Ona büyükannesinin adı verildi.

She was named after her grandmother.

Ona bir görev verildi.

He was assigned a task.

Ona kralın adı verildi.

He was named after the king.

O, memleketinde toprağa verildi.

She was buried in her hometown.

Sanığa bir başvuru verildi.

The defendant was granted an appeal.

Bu bilet bana verildi.

I was given this ticket.

Polise haber verildi mi?

Have the police been notified?

Bana amcamın adı verildi.

I was named after my uncle.

Elizabeth'e halasının adı verildi.

She was named Elizabeth after her aunt.

Tom dün toprağa verildi.

Tom was buried yesterday.

Tom'un kalmasına izin verildi.

Tom was allowed to stay.

Tom'a babasının adı verildi.

Tom is named after his father.

Bana babamın adı verildi.

I'm named after my father.

Tom'a bilgi verildi mi?

Has Tom been informed?

Sana babanın adı verildi.

You're named after your father.

Tom'a yemek verildi mi?

Has Tom been fed?

Tom'a bir uyarı verildi.

Tom has been given a warning.

Kate'e annesinin adı verildi.

She was named Kate after her mother.

Kadınlara oy hakkı verildi.

Women were given the right to vote.

Onun için karar verildi.

The decision was made for him.

Benim duama cevap verildi.

My prayer was answered.

Tom'a onur madalyası verildi.

Tom was awarded the Medal of Honor.

Bana harika fırsatlar verildi.

I've been given great opportunities.

Bebeğe Tom adı verildi.

The baby was named Tom.

Onlarla gitmeme izin verildi.

I was allowed to go with them.

Bana bir madalya verildi.

I was given a medal.

Sami'ye bir uyarı verildi.

Sami was given a warning.

- Sami'ye bir yıl kısıtlama emri verildi.
- Sami'ye bir yıl sınırlama emri verildi.
- Sami'ye bir yıl yasaklama emri verildi.

Sami was granted a one-year restraining order.

Ilk defa bir komedyene verildi

given to a comedian for the first time

Amerikalı bir aileye evlatlık verildi

An American family was adopted

Ona "Azat Eden" ismi verildi.

He was hailed as 'The Liberator'.

Tom'a önemli bir görev verildi.

An important post was given Tom.

Her çocuğa bir hediye verildi.

Each child was given a present.

O okulda bana eğitim verildi.

I was given training in that school.

Oda arkadaşıma karar verildi mi?

Has my roommate been decided?

Rahibe Teresa'ya Nobel ödülü verildi.

Mother Teresa was given the Nobel prize.

Top oyununun ertelenmesine karar verildi.

It was decided that the ball game be put off.

Arabayı kullanma izni ona verildi.

Permission to use the car was accorded to her.

Kitap ona benim tarafımdan verildi.

The book was given to him by me.

Erken gitmesi için izin verildi.

He was granted permission to leave early.

Ona içecek bir şey verildi.

He is given to drink.

İlk oğluma amcamın ismi verildi.

My first son was named after my uncle.

Bana ofisi temizleme görevi verildi.

I was given the task of cleaning the office.

Bana yeni bir ceket verildi.

I was given a new jacket.

Tom'a çocukların tam velayeti verildi.

Tom was given full custody of the children.

Hastanede ona biraz kan verildi.

At the hospital he was given some blood transfusions.

İkimize de Tom adı verildi.

We're both named Tom.

Buna ne zaman karar verildi?

When was this decided?

Tom'a durum hakkında bilgi verildi.

Tom has been briefed about the situation.

Tom'a uyumak için izin verildi.

Tom was allowed to sleep.

Ona arabayı kullanma izni verildi.

Permission to use the car was accorded her.

Onların çocuklarına Edward adı verildi.

Their boy was named Edward.

Bana senin için kahve verildi.

I was given coffee for you.

Bize otelde iyi yemek verildi.

We were well fed at the hotel.

Bize ikinci bir şans verildi.

We've been given a second chance.

Tayfun tarafından çatımıza zarar verildi.

We got our roof damaged by the typhoon.

Çocuklara odayı temizleme görevi verildi.

The children were assigned to sweep the room.

Yiyecekler ve battaniyeler mültecilere verildi.

- Food and blankets were given out to the refugees.
- Food and blankets were given to the refugees.

Çocuğa iki şekerleme izni verildi.

The child was permitted two pieces of candy.

Tom pazartesi günü toprağa verildi.

Tom was buried Monday.

Günün sonunda, doğru karar verildi.

At the end of the day, the right decision was made.

Tom'un onu yapmasına izin verildi.

Tom is allowed to do that.

Bana yüzde on indirim verildi.

I was given a ten percent discount.

Ona korkunç cezalar söz verildi.

Terrible punishments were promised her.

Mary bu şehirde toprağa verildi.

Mary was buried in this city.

Bu binaya onun adı verildi.

- This building was named after him.
- This building was named in his honor.