Translation of "Aklında" in English

0.015 sec.

Examples of using "Aklında" in a sentence and their english translations:

Aklında ne var?

What do you have in mind?

Onu aklında tutmalısın.

You should bear that in mind.

Aklında olan nedir?

- What do you have in mind?
- What is it you have in mind?
- What have you got in mind?

Aklında ne vardı?

What did you have in mind?

Bunu aklında tut!

Keep this in your mind!

Lütfen söylediğimi aklında tut.

Please bear in mind what I said.

Aklında ne olduğunu biliyorum.

I know what's on your mind.

Aklında ne olduğunu söyle.

Say what's on your mind.

Tom'un aklında olan bu.

That's what Tom had in mind.

Tom'un aklında ne var?

What does Tom have in mind?

Tom'un aklında ne vardı?

What did Tom have in mind?

Onların aklında ne var?

What do they have in mind?

Onun aklında kim var?

- Whom did he have in mind?
- Who did he have in mind?
- Who did she have in mind?

Aklında ne var, Tom?

- What is on your mind, Tom?
- What's on your mind, Tom?

Bu dersi aklında tut.

Keep this lesson in mind.

Ölmen gerektiğini aklında tut.

Keep in mind that you must die.

Senin aklında ne var?

- What's on your mind?
- What is on your mind?

- Belli ki aklında başka şeyler var.
- Açıkça aklında başka şeyler var.

You obviously have other things on your mind.

çünkü aklında söylediği şeyin ciddiliğini

because, in her mind, she doesn't understand the weight of what she said

Aklında bir şey var mı?

- Do you have anything in mind?
- Do you have something in mind?

Bana aklında ne olduğunu söyle.

Tell me what you have in mind.

Onun aklında ne olduğunu düşünüyorsun?

What do you think he has in mind?

Aklında tam olarak ne vardı?

What exactly did you have in mind?

Aklında tam olarak ne var?

- What exactly do you have in mind?
- What exactly have you got in mind?

Tom'un aklında başka şeyler var.

Tom has other things on his mind.

Tom'un aklında bir şeyler var.

Tom has things on his mind.

Lütfen bu gerçeği aklında tut.

Please bear this fact in mind.

Tom'un aklında çok şey vardı.

Tom had a lot on his mind.

Aklında olanın bu olmadığını biliyorum.

I know this isn't what you had in mind.

Aklında ne tür değişiklikler var?

What kind of changes do you have in mind?

Bize aklında ne olduğunu söyle.

Tell us what's on your mind.

Onlara aklında ne olduğunu söyle.

Tell them what's on your mind.

Ona aklında ne olduğunu söyle.

Tell him what's on your mind.

Tom'a aklında ne olduğunu söyle.

Tell Tom what's on your mind.

Tom'un aklında çok şey var.

Tom has a lot on his mind.

Tom'un aklında başka şeyler vardı.

Tom had other things on his mind.

Fadıl'ın aklında hiç hedefi yoktu.

Fadil had no destination in mind.

Leyla'nın aklında başka şeyler vardı.

Layla had other things in mind.

Sami'nin aklında bir hedef yoktu.

Sami had no destination in mind.

Lütfen kapıyı kapatmayı aklında tut.

Please remember to lock the door.

Aklında ne olduğunu Tom'a söyle.

Tell Tom what you have in mind.

Onun aklında bir şeyler var.

He has things on his mind.

- Endişeler ve üzüntüler onun aklında yaygındı.
- Endişeler ve üzüntüler onun aklında yaygındılar.

Cares and worries were pervasive in her mind.

- Aklında başka bir şey mi var?
- Aklında başka bir şey var mı?

Do you have something else in mind?

Aklında bir şey var gibi görünüyor.

He seems to have something on his mind.

O bu kuralları daima aklında tuttu.

He's always kept these rules in mind.

Tom'un aklında başka bir şey var.

Tom has something else on his mind.

Bu yorumları yaptığında aklında kim vardı?

Who did you have in mind when you made those remarks?

Aklında başka bir şey var mı?

- Do you have something else in mind?
- Is there something else on your mind?

Tom'un aklında daha büyük şeyler vardı.

Tom had bigger things on his mind.

Tom'un aklında tam olarak ne vardı?

What exactly did Tom have in mind?

Tom'un aklında tam olarak ne var?

What exactly does Tom have in mind?

Tom'un kesinlikle aklında bir şey vardı.

Tom definitely had something on his mind.

Tom'un aklında başka bir şey vardı.

Tom had something else on his mind.

İş için aklında birisi var mı?

Do you have someone in mind for the job?

Tom herkesin aklında ne olduğunu sordu.

Tom asked what was on everyone's mind.

Tom'un aklında daha önemli şeyler vardı.

Tom had more important things on his mind.

Tom Mary'nin aklında ne olduğunu anlıyor.

Tom understands what Mary has in mind.

Aklında bir şey var, değil mi?

Something's on your mind, isn't it?

Tom aklında gerçekten ne olduğunu söylemedi.

Tom didn't say what was really on his mind.

Dan'in aklında başka bir planı vardı.

Dan had another plan in mind.

Sadece bana aklında ne olduğunu söyle.

Just tell me what's on your mind.

Tom Mary'ye aklında ne olduğunu söyledi.

Tom told Mary what he had in mind.

Bana aklında başka ne olduğunu söyle.

Tell me what else is on your mind.

Tom'a aklında başka ne olduğunu söyle.

Tell Tom what else is on your mind.

Açık televizyonla, derslerini nasıl aklında tutabilirsin?

With the T.V. on, how can you keep your mind on your studies?

Aklında belirli bir tarzın var mı?

Do you have any particular style in mind?

Tom, Mary'nin aklında ne olduğunu biliyordu.

Tom knew what Mary had in mind.

Tom'un aklında başka bir plan vardı.

Tom had another plan in mind.

Fadıl'ın aklında tek şey var: intikam.

Fadil has one thing on his mind: revenge.

Leyla'nın aklında başka bir fikri vardı.

Layla had another idea in mind.

Tom'un aklında ne olduğunu merak ediyorum.

I wonder what's on Tom's mind.

Onun aklında bunlar var olan tek kategoriler.

And in her mind, those were the only categories.

Hepimizin aklında bu soru var değil mi?

We all have this question in mind, right?

Aklında ne olduğunu bana anlatmaya ne dersin?

How about telling me what you have in mind?

Tom'un aklında bir şey var gibi görünüyor.

Tom seems to have something on his mind.

Aklında başka bir şey var gibi gözüküyor.

You seem to have something else on your mind.

Tom'un aklında çok şey var gibi görünüyor.

Tom seems to have a lot on his mind.

O mesele hâlâ Tom'un aklında gibi görünüyor.

That matter still seems to be on Tom's mind.

Tom aklında şu anda başka şeyler var.

Tom has other things on his mind right now.

Neden sadece aklında ne olduğunu bana söylemiyorsun?

Why don't you just tell me what's on your mind?

Tom Mary'nin aklında çok şey olduğunu söyleyebilir.

Tom could tell Mary had a lot on her mind.

Tom'un açıkça aklında bir sürü şey vardı.

Tom clearly had a lot on his mind.

Tom Mary'nin aklında ne olduğunu merak etti.

Tom wondered what was on Mary's mind.

Tom Mary'nin aklında bir şey olduğunu biliyordu.

Tom knew that something was on Mary's mind.

Leyla'nın aklında başka bir ödeme planı vardı.

Layla had another payment plan in mind.

Düşündüğün şeyi değil, söyleyeceğin şeyi aklında tut.

Keep in mind what you are going to say, not what you think.

Tom, Mary'nin aklında ne olduğunu merak etti.

Tom wondered what Mary had in mind.

Sigara içmenin sağlığın için iyi olmadığını aklında tut.

Keep in mind that smoking is not good for your health.

Tom, aklında başka bir şey varmış gibi görünüyor.

Tom seems to have his mind on something else.