Translation of "Ahlaksız" in English

Bu, ahlaksız.

- That's immoral.
- It's immoral.

- Tom ahlaksızdır.
- Tom ahlaksız.

Tom is depraved.

Tom'un ahlaksız olduğunu düşünüyorum.

- I think Tom is immoral.
- I think that Tom is immoral.

Ne kötü bir ahlaksız!

What a bad looser!

Karşılaşacağın en ahlaksız kişiyim.

I'm the most immoral person you'll ever meet.

Tom ahlaksız bir katil.

Tom is a vicious killer.

Sami daha ahlaksız hale geldi.

Sami became more depraved.

Mary Kate hakkında ahlaksız söylentiler yaydı.

Mary spread vicious rumors about Kate.

Ben sarhoş olabilirim ama ahlaksız değilim.

I may be drunk, but I'm not disorderly.

Gururu böylesine ahlaksız bir şey yapmasına izin vermezdi.

His pride wouldn't allow him to do such a mean thing.