Translation of "Aşağılamak" in English

Tom'u aşağılamak istemedim.

I didn't want to humiliate Tom.

Seni aşağılamak istemedim.

I didn't want to humiliate you.

Onu aşağılamak istemedim.

I didn't want to humiliate her.

Onu aşağılamak istemiyorum.

I don't want to humiliate her.

Tom'u aşağılamak istemedik.

We didn't want to humiliate Tom.

Tom'u aşağılamak istemeyiz.

We don't want to humiliate Tom.

Aşağılamak, yüceltmenin başlangıcıdır.

Humiliation is the beginning of sanctification.

Ben onu aşağılamak istemiyorum.

I don't want to insult him.

Ben onu aşağılamak istemedim.

I didn't want to insult him.

Biz onları aşağılamak istemedik.

We didn't want to humiliate them.

Ben onları aşağılamak istemedim.

I didn't want to humiliate them.

Neden beni sürekli aşağılamak zorundasın?

Why do you have to put me down all the time?

- Tom'u küçük düşürmek istemiyorum.
- Tom'u aşağılamak istemiyorum.

I don't want to humiliate Tom.

Espri anlayışı, düşük öz saygısının bir göstergesi olarak, kendini aşağılamak üzerine kuruluydu.

His sense of humor was self-deprecating, a sign of his low self-esteem.

Tatoeba, yalnızca imajını kötülemek ve faaliyetini aşağılamak isteyenleri işbirlikçi olarak kabul etmemeli.

Tatoeba should not admit as collaborators those who only wish to denigrate its image and demean its activity.