Translation of "Çorbanın" in English

Çorbanın tadı güzelmi?

Does the soup taste good?

Çorbanın tadına baktım.

I tasted the soup.

Çorbanın tadı nasıl?

How does the soup taste?

Çorbanın sarımsak tadı var.

The soup tastes of garlic.

Bu çorbanın tadı iyi.

This soup tastes good.

Bu çorbanın tadı nasıl?

How does this soup taste?

Çorbanın tadı güzel miydi?

Did the soup taste good?

Çorbanın tadı iyi mi?

Does the soup taste OK?

Bu çorbanın şarap tadı var.

This soup tastes of wine.

Çorbanın daha çok tuza ihtiyacı var.

The soup needs more salt.

Bu çorbanın balık gibi tadı var.

This soup tastes like fish.

Dikkat et! Elbise kolun çorbanın içinde.

Careful! Your sleeve is in the soup.

Çorbanın daha fazla sarımsağa ihtiyacı var.

The soup needs more garlic.

Tom çorbanın çok sıcak olduğunu söyledi.

- Tom said the soup was too hot.
- Tom said that the soup was too hot.

Çorbanın biraz tuza ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.

I think the soup needs a bit of salt.

Bu çorbanın çok iyi tadı yok.

This soup doesn't taste very good.

Tom çorbanın geri kalanını yedi mi?

Did Tom eat the rest of the soup?

Bu çorbanın daha fazla tuza ihtiyacı var.

This soup needs more salt.

Tom çorbanın çok fazla sıcak olduğunu söyledi.

- Tom said the soup was too hot.
- Tom said that the soup was too hot.

Bu çorbanın bir tutam tuza ihtiyacı var.

This soup needs a touch of salt.

Tom çorbanın yeterince sıcak olmadığını şikâyet etti.

Tom complained that the soup was not hot enough.

O, çorbanın çok sıcak olmasından dert yandı.

He complained that the soup was too hot.

Sinek, telsiziyle "ben çorbanın içindeyim." diye bildirdi.

"I am in the soup," reported the fly through its walkie-talkie.

Bu çorbanın biraz daha tuza ihtiyacı var.

This soup needs a bit more salt.

Çorbanın soğuk olmasının bir sakıncası var mı?

Do you care if the soup is cold?

Hiç böyle iyi bir çorbanın tadına baktın mı?

Have you ever tasted such a good soup?

Bu çorbanın sadece bir tutam tuza ihtiyacı var.

This soup needs just a touch of salt.

Tom çorbanın tadına baktı ve onun lezzetli olduğunu söyledi.

Tom tasted the soup and said it was delicious.

Annem çorbanın tadına baktı ve biraz daha tuz ilave etti.

My mother tasted the soup and added a little more salt.

Daha fazla sarımsak gerekip gerekmediğini görmek için çorbanın tadına bak.

Taste the soup to see if it needs more garlic.

Tom çorbanın içinde bir saç buldu ve garsona şikayet etti.

Tom found a hair in his soup and complained to the waiter.

- Tom çorbayı koyulaştırmak için buğday ekledi.
- Tom çorbanın kıvamını arttırmak için bulgur kattı.

Tom added wheat to thicken the soup.